11.Geleneksel Issız Cuma Hayrı ve Tarım Fuarı Gerçekleşti
Çanakkale´nin Yenice ilçesinde, Issız Cuma Hayrı ve Tarım Fuarı´nın bu yıl 11.´si gerçekleştirildi. Cuma namazından önce mevlid-i şerif, namaz sonrasında ise program olarak devam eden hayır büyük ilgi topladı.
Bölgede el işleri, tarımsal, hayvansal üretim yapan çiftçiler ile üretici firmaların stant açtığı ‘Geleneksel Issız Cuma Hayrı, Gıda ve Hayvancılık Fuarı´nda ziraat ve hayvancılık dallarında gerçekleştirilen yarışmalarda dereceye girenlere ödül olarak altın verildi. Kale Grubu Başkanı Zeynep Bodur Okyay, yaptığı konuşmada, “Sayın Valim, değerli milletvekillerimiz, çok kıymetli belediye başkanlarımız, idari ve mülki erkanın çok değerli yöneticileri, Kale Grubu´nun yöneticileri, çok kıymetli hemşehrilerim; Yeniden Issız Cuma´da bir aradayız. Henüz gelebildim, İstanbul Sanayi Odası´nda Meclis Başkanı´yım biliyorsunuz ortak meslek komiteleri ortak toplantısı yaptık. Ekonomi Bakanı Sayın Zeybekçi katıldı toplantımıza. Dolayısıyla orda da sektör sunumları vardı onlardan bir tanesi de gıda sektörünün sunumuydu. Tarımla ilgili ciddi sorunlarımız var ülke olarak. Eskiden bize okutturuyorlardı kitaptan Tarımda kendi kendine yeten ülke diye ancak son zamanlarda birçok sektörde yetemiyoruz. Biliyorsunuz Nisan ayında Sayın Cumhurbaşkanımız tarafından G20 ülkeleri altında yer alan çalışma grupları var. Bunlardan c20 yani Sivil Toplum 20´nin başkanı oldum. Dolayısıyla Türkiye ve Uluslar arası sivil toplumun G20 Ülkelerine tavsiyelerini çalışmak üzere bir platform oluşturduk ve bununla ilgili yaklaşık 18 aydır çalışıyoruz. Tarım ve istihdam konuları onun altında, eşitsizlikler onun altında yer alıyor. Ben de bu bağlamda bu konuda uzman kişilerden biraz bilgi edindim. Yörenin insanı, bu yörenin bir evladı olarak da burasının tarımla geçindiğini biliyoruz. Yenice´nin biberi, Çanakkale´nin domatesi gibi Çanakkale´nin tarımdaki önemini biliyoruz. O yüzden dikkatlice dinledim konuşulanları gerçekten hem Dünya´da hem de Türkiye´de bu konuda ciddi sıkıntılarımız var. Verimsizliklerin giderilmesinde bazı hükümet politikalarında değişikliğe gidildi ve uygulama yapıldı fakat daha atılacak çok adımımız var. Bu yörenin insanı olarak İbrahim Bodur Bey´in, babamın, kurucumuzun, bir sözü var “Herkes kendi kapısının önünü temizlese zaten bu ülke yaşanacak hale gelir” biz de kendimizi bu ülkenin bir evladı olarak öncelikle kendimizi tabi ki bu bölgenin sanayisine , bu bölgenin tarımına, çare bulmak adına düşünmek ve eyleme geçmek üzere görevli olduğumuz düşünüyoruz ve gerçekten bugün de gördüğümüz üzere bu fikir İbrahim Bey´in fikri ve uzunca bir süredir de Issız Cuma ile birlikte panayır konumunda olan bu etkinliği gerçekleştiriyoruz. Ne kadar ileri görüşlü bir fikir olduğunu bugün bunca edindiğim 18 aylık tecrübe neticesinde çok daha iyi anlıyorum, İbrahim Bey´in ileri görüşüdür. Bölge ekonomisinin nasıl kalkınacağı konusunda ileri görüşüdür. Bugün de sayın belediye başkanıyla konuştuk bu projeyi İbrahim Bey´den devralarak sürdüreceğimiz konusunda. Bunu daha ileriye götürmek zorundayız Kale Grubu olarak, bölgenin insanı olarak, Yenice´nin ve Nevruz´un evladı olarak, mutlaka bu desteğimizi her zaman sürdüreceğiz. Kaymaklığımız´la birlikte Belediye´mizle birlikte burayı bir Fuar Niteliğine dönüştürmemiz lazım. Seminerler yaparak halkımızın ve çiftçimizin daha iyi bilgilendirilmesini sağlamalıyız diye düşünüyorum. Çünkü Tarım, önümüzdeki yüzyılın en önemli sektörü. Bölgemizi ve ülkemizi teşfik etmek zorundayız diye düşünüyorum. Ben tekrar Kale Grubu adına bu etkinliğe katıldıkları için öncelikle Sayın Valimiz olmak üzere teşekkür ve şükranlarımı iletiyorum. Sayın İbrahim Bodur Bey´e, kurucumuza, babama bu ileri görüşlülüğü nedeniyle şükranlarımı arz ediyorum ve bugün burada biraz ateşi var, rahatsız onun için geç geldi burada olduğu için de tekrar teşekkür ediyorum. Hepinizi saygıyla ve en iyi muhabbetlerimle selamlıyorum efendim. Teşekkür ediyorum.” dedi.
Yenice Kaymakamı Musa Evin de, “Sayın Valim, Kale Grubu Kıymetli Onursal Başkanı Dr. Hacı İbrahim Bodur beyefendi ve muhterem eşleri, değerli misafirler sevgili yeniceliler. Bu yıl 11. Düzenlenen ıssız Cuma hayrı ve tarım fuarı programımıza katılmanızdan dolayı hepinize çok teşekkür ediyorum, hoş geldiniz diyorum. Bu ülkenin olmazsa olmaz kaynaklarının başında gelen tarıma verilen önemin göstergesi olan ıssız Cuma hayrı ve tarım fuarının öncüsü yöremizin evladı, en büyük destekçisi, değerli büyüğümüz Sayın Hacı İbrahim bodur beyefendiye bilhassa huzurlarınızda teşekkür ediyorum. Bugün burada olmaktan büyük bir onur ve sevinç duyuyoruz. Çünkü doğup büyüdüğü topraklara her zaman vefasını sunan gerek istihdam alanı oluşturan gerekse hayır işlerinde bulunan ve gerekse de maddi ve manevi olarak memleketini gözeten saygıdeğer işadamımız Hacı İbrahim Bodurla böyle güzel bir programda bir arada olmak bizler için onur ve sevinç vesilesi. Ecdadımızın bizlere hatırası bu eser hayırseverliği ile bilinen İbrahim amca tarafından 1969 yıllarında restore edilmiştir. Kendilerine buradan geçmişten günümüze ışık tutan bu eserin yarınlarımıza ulaşması için göstermiş oldukları duyarlılıktan ve katkılarından dolayı teşekkür ediyoruz. Sevgili yeniceliler tarımın ve işçinin desteklenmesi başta yenicemiz olmak üzere ülke ekonomisi için önemli bir unsurdur. Bu bağlamda Kaleseramik grubu destekleriyle büyük bir misyonu bu anlamda üstlenmiştir. Üretimden hasata, işlemden satışa her aşamada çiftçimizin emeği yatsınamaz. Büyük bir hasat, yeni bir hasat, yeni bir ümit, yeni bir gelecek demek. Geleceğimizin mimarı çiftçilerimize emeğini ve ürünlerini sunma imkanı oluşturduğu için de bu hayır ve tarım fuarımız ayrı bir önem taşımaktadır. Böylece bir hasat şenliği içersinde çiftçilerimiz ve misafirlerimiz bir araya gelme imkânı bulmaktadır. Ülke olarak her zamankinden daha çok bir arada olma ihtiyacı duyduğumuz bu günlerde ve kale grubu ailesi olarak ülkemize özellikle sanayi alanında sunmuş olduğu hizmetlerin yanında bu yıl 11. Düzenlediğimiz ıssız Cuma hayrı ve tarım fuarı ile ıssız kalan bu mekânı canlandırdığı ve üreticiyi desteklediği üretimi teşvik ettiği için başta değerli hacı İbrahim bodur beyefendiye, çok değerli kızları Zeynep hanıma ve eşleri Osman beye olmak üzere katkılarından dolayı herkese çok teşekkür ediyorum. Saygılar sunuyorum.”şeklinde konuştu.
Son olarak konuşma yapan Vali Hamza Erkal, “Sayın bakanım, sayın milletvekilim, sayın kaymakam arkadaşımız, çok değerli belediye başkanımız, değerli büyüğümüz sanayinin duayenlerinden, yenicenin yetiştirdiği ender insanlardan kıymetli büyüğümüz İbrahim bodur beyefendi ve muhterem kızları Zeynep hanımı hepinizi yenicelileri değerli basın mensuplarımızı saygıyla sevgiyle selamlıyorum. Bu güzel günde bizleri buluşturdukları için emeği geçen herkese huzurlarınızda teşekkür ediyorum. Öncelikle 11. Düzenlenen ıssız Cuma etkinliği ve mevlidi dolayısıyla bizleri bir araya getirdiniz, bu içinde yaşadığımız özellikle son günlerdeki acılı dönemden sonra hakikaten içimize sıcak ve güzel bir esinti olarak çok güzel bir buluşma olacak. Az önce camide mevlit okutuldu onlarla beraber olduk ve ben eski dostlarımı da orda görmüş oldum kanrada kaymakamken tanıştığım değerli büyüğümüz kuran bülbülü amir ateşi de orda görmüş olduk. Hakikaten benim için büyük bir şeref bir onur. Dolayısıyla burada olmak hem sizleri tanımak adına hem İbrahim Bodur Beyefendiyi görmek adına amir ateş beyefendi abimizi burada görmek adına ve özellikle de yenicelilerle tanışmak adına benim için büyük bir kazanç olmuştur. Henüz bir hafta oldu göreve başlayalı ve elimden geldiğince ilimizi dolaşmaya çalışıyorum her fırsatta önüme gelen her programa istirdat etmeye çalışıyorum ki sizlerle beraber olayım ilimi tanıyayım. Bu mevlit dolayısıyla da burada sizleri tanımış olduk. Özellikle de az önce de söyledim içinde bulunduğumuz yaşadığımız bu karanlık günler inşallah bu mevlitte okunan dualarla orada bulunan o yaşlı insanlarımızın halis dualarıyla o iyi niyetleriyle yok olup gider ve biz aydınlık bir sabaha uyanırız. Ve biliyorsunuz geçen hafta dağlıca da yüreğimizi dağlıyan 16 şehidimizin haberi gelmişti. Hemen akabinde Iğdır da 13 tane şehidimiz ve sonrasında Tunceli de 2 tane şehidimiz ve bunlardan biri biliyorsunuz Ezineli Fatih Duru idi. Ailesiyle tanıştık annesini gördük inanın üzülmemek elde değil. Bir anne düşünün henüz 27 yaşında gencecik çocuğunu kaybediyor, büyük bir acı. Ben önce onun annesine büyük sabırlar diliyorum. Ağabeylerine kardeşlerine ve şehit olan herkese de bütün onların annelerine babalarına büyük sabırlar diliyorum. Bütün vatanımızda yaşayan herkesinde bu acıyı içtenlikle kalbi olarak da hissettiği için hepimizin bütün milletimizin başı sağ olsun ve şehitlerimizi Allahtan rahmet diliyorum. Biz birlik beraberliğimizi koruduğumuz sürece bütün hepimiz el ele verdiğimiz sürece muhakkak ki bu karanlık günler bitecek. Biz Çanakkale de yaşayan insanlarız, şehitliğin ne demek olduğunu biliriz. Beraberliğin birlikteliğin vatan için şehit olmanın can vermenin ne demek olduğunu biliriz. Ve en güzel örnekleri Gelibolu yarımadasında hepimizin gözü önünde mevcut ve canlı haliyle duruyor. Özellikle cumhuriyetin kuruluşunun temellerinin atıldığı ilk noktalardır orası. Tamamen yok etmeye çalışılan bir imparatorluğun insanlarının son kalan üyelerinin biz hani istiklal marşında dendiği gibi korkma sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak, sönmeden yurdumun üstünde tüten en son ocak, tek bir ocak dahi kalana kadar bu vatanın ayakta kalacağının nişanesi ifadesi olan istiklal marşında söylendiği gibi biz son ferdimize kadar canımızı bu vatan için vermeye hazır olduğumuzu her yer de gösterdik. En güzel örneğini de Gelibolu da Eceabat da Çanakkale de gösterdik. Peygamber efendimiz ilk hicrete çıktığında yanında hazreti Ebu Bekir ve ilk mağaraya sığındıklarında orada hazreti Ebu Bekir biraz telaşlanıyor arkadan düşmanlar gelince orada diyor ki (la tahzen) korkma Allah bizimledir. Biz de istiklal marşımızın ilk kelimesi olan Korkmayla bir paralellik kurarak hiçbir zaman yılmayacağız Allahın hep yanımızda olduğunu bileceğiz bu iman duygusuyla hareket edeceğiz. Hâsılı bu cennet mekân bu cennet memleket onlar sayesinde var ve biz onların bu fedakârlığına asla ve asla unutmayacağız. Onları hep içimizde hissettiğimiz sürece de aydınlık yarınlar hep bizim olacak. Ben başta da söyledim bugün bu mevlitle bir soluk borusu gibi yeni bir nefes gibi o insanların o yaşlı insanlarımızın ellerini açarak halisana ettikleri dualar vesilesiyle güzel günlerin aydınlık günlerin aydınlık yarınların geleceğini ümit ediyorum. Hele hele güzel çanakkalemiz her yeri tarih kokuyor. Ve bugün bu cami de çandı cami dediğimiz benim daha önce çalıştığım yerde de gördüğüm ta Selçuklu döneminde yapılmış hiç çivi kullanılmadan ahşaplar birbirine geçirilerek yapılan bir cami türüdür, bir bina yapısıdır. Bu bina da kullanılan her ahşap birbirine dayanarak ayakta durabiliyor. Birini çektiğiniz an o yapı hemen dayanıklılığını yitiriyor ve öylece dağılıp gidiyor. Biz bu çandı yapıda kullanılan ahşaplar gibi birbirimize istinat ederek birbirimize dayanarak ayakta durduğumuz sürece hiçbir Allahın kulu bizi yıkmaya cesaret edemez ve buna hiç kimsenin gücü yetmez. Hasılı ben fazla da uzatmayacağım başka bir programımızda var bida ya gidicez. Bugün bu güzel program dolayısıyla yenicemizi tanımış olduk. Bu toprakları görmüş olduk. Her taraf cennet gibi yeşillikler, güzel tarım alanları ve büyük sanayi tesisleriyle dolu. Geçen hafta gezdik Kaleseramik, Çanakkale seramik Zeynep hanımefendi söyledi dünyanın 3. Büyük sanayi şirketi bu kendi dalında. Bu bizim iftihar edeceğimiz bir şey. Ve bu topraklarda yetişmiş bir insanın böyle bir sanayi kuruluşunu bu hale getirip bu memleketin hizmetine sunması büyük bir onurdur. Ve bende şükranlarımı sunuyorum İbrahim Bodur beyefendiye. Bu toprağın insanı olarak bu topraklara hizmet ediyor. Az önce okunan ayetlerde de vardı. Rabbimizin bize sunduğu nimetler rızıklar dağıtıldığı sürece daha çoğalır ve bunların bereketi artar. Beyefendi bu düsturu bu ilkeyi düstur edinmiş ve elde ettiği bütün geliri de bu yöre insanına olsun, memleket insanına olsun, her yerde sunmuş, okullarıyla, yurtlarıyla, yaptıkları camileriyle ve diğer bir çok faaliyetlerle. İşte vatan evladı olmak böyle bir şeydir. İnsanlar kendi doğdukları büyüdükleri topraklara minnetlerini bu şekilde ödedikleri sürece de bu memleket hep ayakta hep refah hep huzur içerisinde olacak. Ben son olarak da sözlerimi bitirirken bu panayırın, mevlidin, yenicemize, çanakkalemize, ülkemize hayırlara vesile olmasını diliyorum. Özellikle de yörenin ürünlerinin pazarlanmasında, satılmasında ve daha belki de ileri tekniklerle üretilmesinde faydası olacağını düşünüyorum. Emeği geçen herkese huzurlarınızda teşekkür ediyorum. Başta İbrahim Bodur beyefendi, Zeynep hanım ve siz katılımcı haziruna bugün hepinize bu katılımınızdan dolayı teşekkürlerimi sunuyor, saygılar sunuyorum.” Dedi.
Fuarda değişik dallarda dereceye giren üreticilerin ödülleri Kale Grubu Şirketleri Kurucusu ve Onursal Başkanı Dr. Hacı İbrahim Bodur, Kale Grubu Başkanı Zeynep Bodur Okyay, Eski Bayındırlık ve İskan Bakanı Faruk Nafız Özak, Çanakkale Vali´si Hamza Erkal, Yenice Kaymakamı Musa Evin, Yenice Garnizon Komutanı Ömer Şener ve Yenice Belediye Başkanı Veysel Acar tarafından verildi. Tarım fuarına Yenice Kaymakamı Musa Evin, Yenice Belediye Başkanı Veysel Acar, Çan Belediye Başkanı Abdurrahman Kuzu, Kale Grubu Şirketleri Kurucusu ve Onursal Başkanı Dr. Hacı İbrahim Bodur, Kale Grubu Başkanı Zeynep Bodur Okyay, Kaleseramik Fabrikaları Genel Müdürü Süleyman Soysal, Gönen Kaymakamı Hüseyin Parlak, Yenice Garnizon Komutanı Ömer Şener, Kale Grubu Üst düzey yöneticileri ve çok sayıda yöre halkı katıldı. Tarım fuarında katılımcılara pilav, kavurma, keşkek, tatlı ve ayran ikram edildi.
YORUMLAR