"15-20 OLAN VAKA SAYISI 160'LARA ÇIKTI"
Çanakkale Tabip Odası ve Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası ortak bir basın açıklamasında bulundular. Bugün, saat 11.30’da Mehmet Akif Ersoy Devlet Hastanesi’nde gerçekleşen basın açıklamasında, sağlık emekçileri ve meslek örgütleri bir kez daha beklentilerini ve taleplerini dile getirdiler.
12 Mart 2021 - 15:15
Bugün, saat 11.30’da sağlıkçılar, Mehmet Akif Ersoy Devlet Hastanesi’nde basın açıklamasında bulundular. Çanakkale Tabip Odası ve SES Çanakkale Şubesi tarafından ortak yapılan basın açıklamasında, “Bugünlerde bizzat Sağlık Bakanı ve devlet erkanınca mesafe kuralının hiçe sayılmasına, toplu cenaze törenlerine, lebalep siyasi parti kongrelerine tanık oluyoruz. Bütün bu ihmalkârlık ve ihlallerin faturasını, ekonomik krizle baş etmeye çalışan toplumun geniş kesimler ödemeye devam ediyor. Sağlık çalışanları da bitmek bilmeyen beyhude bir çabanın içerisinde, yorgunluk ve imkânsızlıklardan bitap düşmüş durumda, pandemiyle savaşmaya devam ediyor.
İl Hıfzıssıhha Kurulları bir an önce ildeki meslek örgütleri, sağlık çalışanlarının sendikaları ve dernekleriyle masaya oturup işbirliği ve görüş alışverişi yapmaya başlamalıdır. Sağlık çalışanlarının sahadan gözlemleri kararlara yansıtılmalı, sahte rakamlarla gerçekler manipüle edilmemelidir. 1 yılın ardından, ailesinden birini kaybetmemiş, yakın çalışma arkadaşları ve ailelerinden birisi hasta olmamış tek bir coğrafi noktamız bile kalmamıştır.
1 haftada riskli kategorisinden yüksek riskli kategorisine geçen ilimizde de durum vahimdir, tablo hızla kötüleşmektedir. Günlük 15-20 olan vaka sayısı 160’ lara, sırf Çanakkale Devlet Hastanesi’ nde yoğun bakımlık hasta sayısı 3’ ten 18’ e çıkmıştır. 2 Covid-19 yoğun bakım ünitesinde yer kalmamış, apar topar yenisi açılmıştır. ÇOMÜ Hastanesi daha fazla yoğun bakımlık hasta kabul etmemek için her yolu denemektedir. Sağlık Müdürlüğü ile ÇOMÜ ve Çanakkale Devlet Hastanesi arasındaki anlaşmazlıklar tam gaz sürmekte, kamusal sağlık hizmeti ve hastaların sağlığı, bürokratik hırslara, yönetimsizliğe, kötü yönetim örneklerine feda edilmektedir.
Taleplerimiz: COVID- 19’un meslek hastalığı sayılması, Şiddet, mobbing ve baskıların son bulması, Performans, ek ödeme değil, yoksulluk sınırı üzerinde, emekliliğe yansıyan temel ücret, 3600’dan başlatılmak üzere ek göstergelerin kademeli olarak arttırılması, Fiili hizmet zammı, OECD ortalamasında kadrolu güvenceli personel istihdamının yapılması, Kesinleşmiş yargı karar bulunmayan ihraç sağlık ve sosyal hizmet emekçilerinin derhal göreve başlatılması, Sağlık hizmeti için ödediğimiz katkı payları ve ilave ücretlerin kaldırılması, vergi diliminin sabitlenmesi ve vergi yükünün azaltılması, Sağlık ve sosyal hizmetlerin planlanmasından sunumuna kadar alanda çalışan emekçilerin örgütleri aracılığıyla, hizmet alanların siyasi partiler, yerel yönetimler, muhtarlıklar, örgütlü yapılar aracılığıyla karar alma süreçlerine dahil edilmesi” ifadeleri yer aldı.
İl Hıfzıssıhha Kurulları bir an önce ildeki meslek örgütleri, sağlık çalışanlarının sendikaları ve dernekleriyle masaya oturup işbirliği ve görüş alışverişi yapmaya başlamalıdır. Sağlık çalışanlarının sahadan gözlemleri kararlara yansıtılmalı, sahte rakamlarla gerçekler manipüle edilmemelidir. 1 yılın ardından, ailesinden birini kaybetmemiş, yakın çalışma arkadaşları ve ailelerinden birisi hasta olmamış tek bir coğrafi noktamız bile kalmamıştır.
1 haftada riskli kategorisinden yüksek riskli kategorisine geçen ilimizde de durum vahimdir, tablo hızla kötüleşmektedir. Günlük 15-20 olan vaka sayısı 160’ lara, sırf Çanakkale Devlet Hastanesi’ nde yoğun bakımlık hasta sayısı 3’ ten 18’ e çıkmıştır. 2 Covid-19 yoğun bakım ünitesinde yer kalmamış, apar topar yenisi açılmıştır. ÇOMÜ Hastanesi daha fazla yoğun bakımlık hasta kabul etmemek için her yolu denemektedir. Sağlık Müdürlüğü ile ÇOMÜ ve Çanakkale Devlet Hastanesi arasındaki anlaşmazlıklar tam gaz sürmekte, kamusal sağlık hizmeti ve hastaların sağlığı, bürokratik hırslara, yönetimsizliğe, kötü yönetim örneklerine feda edilmektedir.
Taleplerimiz: COVID- 19’un meslek hastalığı sayılması, Şiddet, mobbing ve baskıların son bulması, Performans, ek ödeme değil, yoksulluk sınırı üzerinde, emekliliğe yansıyan temel ücret, 3600’dan başlatılmak üzere ek göstergelerin kademeli olarak arttırılması, Fiili hizmet zammı, OECD ortalamasında kadrolu güvenceli personel istihdamının yapılması, Kesinleşmiş yargı karar bulunmayan ihraç sağlık ve sosyal hizmet emekçilerinin derhal göreve başlatılması, Sağlık hizmeti için ödediğimiz katkı payları ve ilave ücretlerin kaldırılması, vergi diliminin sabitlenmesi ve vergi yükünün azaltılması, Sağlık ve sosyal hizmetlerin planlanmasından sunumuna kadar alanda çalışan emekçilerin örgütleri aracılığıyla, hizmet alanların siyasi partiler, yerel yönetimler, muhtarlıklar, örgütlü yapılar aracılığıyla karar alma süreçlerine dahil edilmesi” ifadeleri yer aldı.
YORUMLAR