Reklam

"BU BÖYLE GİTMEZ, GİDEMEZ"

Eğitim İş tarafından iş bırakma eylemi gerçekleştirildi ve basın açıklaması yapıldı.

30 Aralık 2021 - 11:50
Yapılan basın açıklamasına CHP’den de katkı gelirken, açıklamada “Mücadelemizi tüm haklarımızı elde edene kadar, eğitim emekçilerine insan onuruna yaraşır bir yaşam sağlayana kadar sürdüreceğiz, haklarımızı söke söke alacağız!” ifadeleri yer aldı.
Eğitim İş tarafından iş bırakma eylemi gerçekleşirken, Çanakkale Şubesi dün, Troya atının önünde bir basın açıklamasında bulundu.
Yapılan basın açıklamasına CHP Bursa Milletvekili ve Parti Meclisi Üyesi Orhan Sarıbal, Belediye Başkan Yardımcısı İrfan Mutluay, Birleşik Kamu İş Konfederasyonu Çanakkale İl Başkanı Arda Gel, CHP İl ve Merkez İlçe yöneticileri, CHP’li Belediye Meclis Üyeleri, STK temsilcileri ve eğitimciler katıldı.
“VERGİ, ZAM, AÇLIK VE YOKSULLUK”
Yapılan basın açıklamasında, “Hükümetin oluşturduğu bütçe ve cari açığın bedeli milyonlarca emekçiye KDV ve ÖTV olarak dönmüş ve çarşıda pazarda kendini göstermiştir. 2022 bütçesinden; memura, dar gelirliye, esnafa, çiftçiye, emekliye, işçiye; vergi, zam, açlık ve yoksulluk çıkmıştır.
“İKTİDARI ÖNLEMLER ALMAYA ÇAĞIRIYORUZ”
Bu karanlık ekonomik tablo karşısında, aylardır meydanlarda çağrıda bulunuyoruz. “Zam, Kriz, Yoksulluk; Tükeniyoruz!” diyerek peş peşe yapılan zamları, yaşadığımız ekonomik kriz ve derin yoksulluğu haykırıp, siyasi iktidarı önlemler almaya çağırıyoruz.
Zengini daha zengin, emekçileri ise daha yoksul hale getiren bu eziyetten, eğitim emekçileri de payını en ağır biçimde almıştır. Sözde toplu sözleşme görüşmelerinde kamu çalışanlarına reva görülen 2 yıllık zamlar yıl bitmeden erimiş, enflasyon ve artan vergi dilimi ile kamu emekçisinin alım gücü yerle bir edilmiştir. Eğitim emekçileri, daha ayın başında ayın sonunu kara kara düşünür hale gelmiştir.
“PİYASALAŞTIRILMIŞ BİR EĞİTİM SİSTEMİ”
Peki bu şartlar altında fedakarca çalışan yaşamaya çalışan biz eğitim emekçilerinin payına ne düşüyor: -Tiyatrodan ibaret olan toplu sözleşme görüşmelerinden gelen trajikomik ücret zamları ve peşi sıra gelen sefalet. -Liyakatsizce atanmış yöneticilerin hadsizlikleri; azar, keyfi disiplin cezaları, mobbing, sürgünler… -Kadrolu, sözleşmeli, ücretli adı altında kategorize edilerek, ayrıştırılarak sömürülme. -İş güvencemizi ortadan kaldıracak, öğretmenler odasını bir kez daha bölecek olduğu halde bize müjde gibi sunulmaya çalışan Öğretmenlik Meslek Kanunu. -Gericileştirilmiş, piyasacılaştırılmış bir eğitim sistemi.

“GÜCÜMÜZÜ KULLANACAĞIZ”
Bu böyle gitmez, gidemez! Bugün bizim halimizi görmezden gelenlere, isyanımıza kulağını kapatanlara karşı üretimden gelen gücümüzü kullanacağız! Bir günlük iş bırakma eylemimizle sesimizi herkese duyuracağız. Bugün derse girmeyeceğiz ve meslek büyüğümüz Fakir Baykurt’un dediği gibi ders vereceğiz! Bugün dünyada Başöğretmen ünvanı taşıyan bir liderin kurduğu tek ülke olan Cumhuriyetimizde, öğretmenlere ve öğretmenliğe pranga vurulamayacağını göstereceğiz.
Atatürk’ün bize emanet ettiği yeni nesiller için laik, bilimsel, adil ve kamusal bir eğitim istiyoruz!
Ve şüpheniz olmasın ki alacağız! Bu yoksulluk, bu sömürü artık yeter! Gün umutsuzluğa kapılma, kendini çaresiz ve güçsüz hissetme günü değildir. Gün dayanışma günüdür, mücadele günüdür. Üreten emekçileriz, sesimiz, sözümüz var. Hep birlikte güçlüyüz.
“HAKLARIMIZI SÖKE SÖKE ALACAĞIZ”
Biz eğitim emekçileri, bugünün gerçekliğini TÖS’ten TÖB-DER’den Köy Enstitülerinden devraldığımız tarihsel mirasla yoğuracağız. Nazım’ın dediği gibi ağır ellerimizi toprağa basıp doğrulacağız. Bugün burada bulunan ve iş bırakma eylemimize destek olan tüm eğitim emekçilerini de selamlıyoruz. Mücadelemizi tüm haklarımızı elde edene kadar, eğitim emekçilerine insan onuruna yaraşır bir yaşam sağlayana kadar sürdüreceğiz, haklarımızı söke söke alacağız!” ifadeleri yer aldı.

Kaynak: Çanakkale Gündem Gazetesi
 

YORUMLAR

  • 0 Yorum