Reklam

BÜYÜK DESTAN 108 YAŞINDA

Çanakkale Deniz Zaferinin 108. Yıldönümü etkinlikleri kapsamında Çanakkale Şehitler Abidesinde bir tören düzenlendi.

BÜYÜK DESTAN 108 YAŞINDA
18 Mart 2023 - 15:14
Törene Cumhurbaşkanı Recep Tayip Erdoğan, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, TBMM Başkanı Mustafa Şentop, 2.Kolordu Komutanı Tümgeneral Rasim Yaldız, AK Parti Grupbaşkanvekili ve Çanakkale Milletvekili Bülent Turan, Çanakkale Tarihi Alan Başkanı İsmail Kaşdemir, askeri erkan, protokol üyeleri ve davetliler katıldı.
Çelenk sunumu, saygı duruşu ve İstiklal marşının okunmasının ardından,2.Kolordu Komutanı Tümgeneral Rasim Yaldız günün anlamına hitaben bir konuşma gerçekleştirdi.

2.Kolordu Komutanı Tümgeneral Yaldız konuşmasında; "Kutsal vatan topraklarının bölünmez bütünlüğü ve milletimizin bağımsızlığı uğruna canlarını feda eden, isimlerini kalbimize yazdığımız aziz şehitlerimizi rahmet ve minnetle anıyoruz. Ölüm indirmede gökler, ölü püskürmede yer, O ne müthiş tipidir, savrulur enkaz-ı beşer,Kafa, göz, gövde, bacak, kol, çene, parmak, el, ayak, Boşanır sırtlara, vadilere, sağnak sağnak. Şanlı tarihimizde bütün görkemiyle yerini alan ve tüm dünyaya karşı azmin, cesaretin ve fedakarlığın sayısız örneklerinin sergilendiği, vatanın bütünlüğü ve bağımsızlığı söz konusu olduğunda, Türk milletinin vatanı için hangi zorluklara göğüs gerebileceğinin en güzel örneğidir Çanakkale. Ülkemizin bugün ulaştığı seviye başta Çanakkale ve Kurtuluş Savaşı olmak üzere Kore'de, Kıbrıs'ta, teröristle mücadelede, yurt dışında icra edilen harekatlarda hayatlarını kaybeden aziz şehitlerimizin eseridir. Üzerinde yaşadığımız toprağı vatan yapan bayrağımıza rengini kanlarıyla veren kahraman şehitlerimiz! Ülkemizin birliğine göz diken düşmanlarımızın ve terör örgütlerinin kutsal vatan topraklarına yönelik tüm tehditleri, dün olduğu gibi bugünde Türk milleti ve onun bağrından çıkmış Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından kararlılıkla bertaraf edilecektir. Sizlere söz veriyoruz ki; Çanakkale'ler sonsuza dek geçilmeyecek, gök kubbeden ay yıldızlı al bayrak hiç inmeyecek, dünya var oldukça bu topraklar Türk yurdu olmaya devam edecek, Çanakkale ruhumuzda var olacaktır" ifadelerini kullandı.

“Bugünümüzü kurtaran, maziye kahramanlığını ve büyüklüğünü iade eden, bu toprakları bize sonsuz vatan yapan bir mücadeledir.”
Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy ise yaptığı konuşmada; "Tarihin sayfalarına şanla kaydettiğimiz Çanakkale Deniz Zaferimizin 108’inci yıl dönümünün gurur ve heyecanı içerisinde sizleri saygıyla, muhabbetle selamlıyorum.
Cumhuriyetimizin kuruluşunun 100’üncü yılı içerisindeyiz. Bu bir asır hem kazanılan hem de ilelebet sürecek bir istiklal ve istikbal mücadelesinin tarihidir. Bu asra kavuşan yolun ilk taşları ise işte burada, bu kutlu topraklar üzerinde sabır, sebat ve sarsılmaz bir imanla döşenmiştir. Çanakkale Muharebeleri sadece bir cephe mücadelesi değil aslen bir varoluş ve kimlik mücadelesidir.
Çanakkale öylesine hassas bir çizgiydi ki, geçilseydi Türk milleti ruh ve beden olarak bütünüyle tükenecekti. Ancak atalarımız, en zor koşullar altında dahi varlığına yönelik tehditleri bertaraf etmeye muktedir olduğunu burada bir kez daha dünyaya göstermiştir. İşin aslı bu aziz millet tükenişi aklına dahi getirmemiştir. Bu, karşısındakilerin bir hayali ve dayatmasıydı. Ama binlerce yıldır olduğu gibi milletimizin iradesi karşısında bu dayatma da tarihe gömüldü.
İnsan iradesinin, inanmışlık ve adanmışlığın teknolojik ve lojistik üstünlükle çarpışıp mağlup ettiği bu coğrafyada, Mehmetçik sadece milletimizin istikbalini değil yeni çağın bütün düzenini değiştirmiştir.
 Seyit Onbaşı, Yüzbaşı İsmail Hakkı Bey, Yüzbaşı Hafız Nazmi Bey gibi kahramanların direniş ve cesareti Irresistible, Ocean ve Bouvet gibi dönemin en muazzam savaş gemilerini burada sulara gömmüştür. Geri kalan savaş gemileri ise bir kısmı ağır olmak üzere ciddi oranda hasar görmüş; yenilmez armada diye tanımlanan bu büyük deniz gücü çok ciddi kayıplar vermiştir.

 İtilaf Devletleri, boğazın sularını kendilerine kapatan bu direniş karşısında kara savaşına yönelmiştir. Ancak dünyanın gördüğü en kanlı, en akıl almaz kara savaşlarından birinin yaşandığı bu topraklarda, Bigalı Mehmet Çavuş’tan Hemşire Safiye Elbi’ye kadar yiğit kadın ve erkekler işgalcilere bir kez daha aynı cevabı vermişlerdir. “Çanakkale Geçilmez” gerçeği buradan dünyaya ilan edilmiştir.
108 yıl geçti bu eşsiz tarihin, benzersiz müdafaa ve mücadelenin üstünden. Ve bu toprakların üzerinde vuku bulan, denizinde cereyan eden olayların insanlık ve vicdan, vatan ve bayrak sevgisi, mukaddesata bağlılık gibi hususlarda bizlere öğrettiği dersler, miras bıraktığı değer ve emanetler 108 yıldır anlatılmaya, öğretilmeye, yaşatılmaya devam ediyor. Dün Çanakkale’de kazanılan mücadelenin fikri ve manevi ruhu, bugün dünyanın birçok coğrafyasında devam eden benzer mücadelelerde özgürlüğüne ve kimliğine sahip çıkan herkese ilham olmayı sürdürüyor. Zira Çanakkale Muharebeleri haklı olanın güçlü olduğunun ispat edildiği; inancın imkânı galebe çaldığı yerdir.
Osmanlı coğrafyasının dört bir köşesinden gelen kahramanların adeta bir elin parmakları misali yumruğa dönüştüğü, Anadolu’ya şehit kanını emanet eden Azeri soydaşlarımız gibi ata yurdun yiğitlerinin can verdiği bu topraklar aramıza ayrılık sokmaya çalışanlara, fesat çıkaranlara, nifak tohumları ekenlere de en ağır sillenin indiği yer olmuştur. Tarih boyunca milletimizin varlığı ve bekası yolunda can vermiş, kanını dökmüş; semada dalgalanan Ay Yıldızlı Al Bayrağa zemin olmuş cümle şehitlerimizi ve kahraman gazilerimizi rahmetle, minnetle, saygıyla yad ediyorum. Çanakkale’de destan yazan kahramanların ektiği istiklal tohumu, onu sinesinde taşıyan Anafartalar Kahramanı Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün şahsında önce Kurtuluşa sonra Cumhuriyete dal vermiş, bugün 100 yıllık bir çınar olup istikbale kök salmıştır.
Arıburnu, Anafarta ve Kireçtepe bölgelerindeki öngörüleri, aldığı kararlar ve emrindeki askerlerle yaptığı hamleler ile Çanakkale Savaşları’nın adeta sonucunu belirleyen Gazi Mustafa Kemal’in tanımıyla Çanakkale “Bugünümüzü kurtaran, maziye kahramanlığını ve büyüklüğünü iade eden, bu toprakları bize sonsuz vatan yapan bir mücadeledir.”

108 yıl önce bize karşı sahnelenen oyun bugün dünyanın farklı bölgelerinde, farklı ülkeler için sahnelenmektedir. Masum ve mazlum kanı üzerinden ekonomik yollar, stratejik sınırlar, siyasi iktidarlar dizayn edilmektedir. Hâl böyleyken Çanakkale’nin öğrettikleri ve ecdadımızın sergilediği duruş değerini her geçen gün tekrar tekrar ispatlamakta; onda vücut bulan anlam ve anlayışlar ufkumuza ışık tutmayı sürdürmektedir. Hani diyor ya Âkif “Girmeden tefrika bir millete, düşman giremez; / Toplu vurdukça yürekler onu top sindiremez.” Bunların bir şairin düşüncesi olarak değil bir milletin gerçeği olarak kaleme alındığını bize Çanakkale ispat etmektedir. Şunu özellikle vurgulamak isterim. Çanakkale Muharebeleri bir tarihtir; o tarihi yazan ruh hali, fikir ve inanç dünyası ise bizimle birlikte buradadır ve çocuklarımızla beraber de yarınlara yol alacaktır. Kahramanmaraş depreminin olduğu 6 Şubat itibarıyla bölgede geçirdiğim günler boyunca bir kez daha şahitlik ettim ki bu aziz milletin mayası hiçbir zorluk altında değişmiyor. Gördüm ki sadece savaş cephelerinde değil, maddi ve manevi bütün değerlerin sınandığı her türlü afette, canımızdan canların gittiği ağır sınavlarda Türk milleti maneviyatına sırtını verip umudun, sebatın, dirayetin kendisine dönüşüyor. Birbirine kenetlenip tek beden, tek yürek, tek can oluyor.  Velhasıl tökezlesek de sendelesek de doğrulmayı hep başarıyoruz. Allah’ın izni ve yardımıyla hiçbir kimse ya da durum bizi diz çökmeye mahkûm edemedi, edemiyor. Bu milletin bir evladı olmaktan ve hizmetinde bulunmaktan duyduğum gururu söze dökmem mümkün değildir. Namık Kemal, zamanı aşan veciz ifadesiyle milletimizin sarsılmaz irade ve değişmez karakterini ne kadar güzel ifade etmiş: “Ecdâdımızın heybeti ma'rûf-u cihandır. / Fıtrat değişir sanma, bu kan yine o kandır.” Deprem ve sel afetlerinde hayatını kaybedenlere bir kez daha Allah’tan rahmet, ailelerine başsağlığı ve yaralılarımıza acil şifalar diliyorum. Sözlerimi Çanakkale’nin karşı cephesindeki bir askerin sözleriyle tamamlamak; şahsi hırslarına kapılıp savaşın ne demek olduğunu unutanların hafızalarını tazelemek isterim. Yeni Zelandalı Tony Fagan, 1982 yılında kendisine Gelibolu sorulunca şöyle karşılık veriyor: "... Evet, Gelibolu'yu hala düşünüyorum. Hiçbir savaş buna değer mi diye soruyorsunuz. Ayrıca, şu beyaz haçlar altında gömülü yatan, Yeni Zelanda'nın en seçkin evlatlarına da sorabilirsiniz. Tüm bunlara değer miydi, onca yaşama değer miydi? Hayır… Hayır, değmezdi" dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 18 Mart Şehitlerini Anma Günü ve Çanakkale Deniz Zaferi'nin 108. Yıl Dönümü Töreni'nde açıklamalarda bulundu.
"Özellikle deprem ve sel felaketiyle yüreklerimizin yandığı bu sancılı dönemde Çanakkale ruhuna tekrar ihtiyacımız var. Yaklaşık 49 bin kardeşimizin hayatını kaybettiği, 11 ilimizde ciddi yıkıma ve acıya yol açan depremin yaralarını ancak bu ruhu dirilterek sarabiliriz" ifadelerini kullandı.
Rabbim şehitlerimizin ruhlarını şad, mekanlarını cennet eylesin diyorum. Cumhuriyetimizin banisi Gazi Mustafa Kemal, Çanakkale'yi, bugünümüzü kurtaran, maziye kahramanlığını ve büyüklüğünü iade eden bu toprakları bize ebedi vatan yapan zafer olarak tarif olarak tarif ediyor. Gerçekten de Çanakkale, tarihi şanlı zaferlerle dolu bir milletin asli kimliğini bulduğu, üzerine serpilen ölü toprağı kaldırdığı, tıpkı bir anka kuşu gibi tüylerinden yeniden doğduğu bir dönüm noktasıdır. Tüm yokluk ve imkansızlıklara rağmen, dönemin en modern ordularını dize getiren milletimiz, Çanakkale'de yazdığı destanla İstiklal Harbi'mizi zafere ulaştıracak inancı, iradeyi ve direniş ruhunu da kuşanmıştır. Bu yönüyle Çanakkale, Kurtuluş Savaşı'mızın adeta provası, Türkiye Cumhuriyeti'nin kurtuluş müjdesidir.
Çanakkale'yi, milletimizin bu topraklarda var olma için verdiği en zorlu, en kutlu mücadelelerden biri olarak görüyoruz. Üzerinden ne kadar geçerse geçsin 108 sene önce burada yazılan o büyük destanı daima gururla hatırlıyoruz. Çanakkale, bizim için sadece iftihar vesilesi değil aynı zamanda zorluklar karşısında bizlere mücadele azmi veren ilham ve güç kaynağıdır.

YORUMLAR

  • 0 Yorum