ÇAN ATATÜRKÇÜ DÜŞÜNCE DERNEĞİ VE CHP´DEN ALTERNATİF TÖREN
Çan Atatürkçü Düşünce Derneği Başkanlığı ve Cumhuriyet Halk Partisinin düzenlediği alternatif tören 10 Kasım Perşembe günü saat:12.00´da Atatürk Şehir Meydanında yapıldı. Törene CHP İlçe Başkanı Ümran Aydın, Atatürkçü Düşünce Derneği Şube Başkanı Gökay Bulut ve vatandaşlar katıldı.
Program Atatürk anıtına çelenk sunulmasıyla başladı.
Saygı duruşu ve istiklal marşımızın okundu. Akabinde Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu´nun ve Yalova Milletvekili Muharrem İnce´nin telgrafları okundu.
Programda konuşma yapan Çan İlçe Başkanı Ümran Aydın:
“Cumhuriyetimizin ve partimizin kurucusu Ulu Önder Atatürk, aramızdan ayrılışının 78´inci yılında özlem ve saygıyla anıyoruz.
Bugün 10 Kasım. Matemin değil, arkasında genç ve çağdaş Türkiye Cumhuriyeti´ni bırakan büyük devlet adamı, Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk´ü kıvançla, gururla anma, fikirlerimizde sonsuza dek yaşatacağımızı haykırmanın günüdür.
Aklın ve bilimin yolunu rehber edinmiş bizler, önderimizin mirasına layık olacak, insan haklarına saygıdan ve hukukun üstünlüğüne olan inancımızdan asla vazgeçmeyeceğiz.
Kurucumuz ve önderimiz Atatürk´ün dediği gibi İki Mustafa Kemal vardır: Biri ben, et ve kemik, geçici Mustafa Kemal... İkinci Mustafa Kemal, onu "ben" kelimesiyle ifade edemem; o, ben değil, bizdir! O, memleketin her köşesinde yeni fikir, yeni hayat ve büyük ülkü için uğraşan aydın ve savaşçı bir topluluktur. Ben, onların rüyasını temsil ediyorum. Benim teşebbüslerim, onların özlemini çektikleri şeyleri tatmin içindir. O Mustafa Kemal sizsiniz, hepinizsiniz. Geçici olmayan, yaşaması ve başarılı olması gereken Mustafa Kemal o´dur” dedi.
Ümran aydın´ın konuşmasından sonra konuşma yapan Atatürkçü Düşünce Derneği Şube Başkanı Gökay Bulut yaptığı konuşmada:
“Büyük ölülere matem gerekmez, fikirlerine bağlılık gerekir” diyen ve arkasında yas değil, şanlı bir destan, genç ve çağdaş bir Cumhuriyet bırakan Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk´ün insanlığın değişmez kanunu ölümünün ardından geçen 78 yıl Cumhuriyet sevdalıları için onun bayrağını daha ilerilere taşımak ile geçti. Cumhuriyet´in evlatlarına bıraktığı büyük mirasın sahipçileri olarak 10 Kasım gününde, O´nu kaybetmenin hüznünü yaşarken bir kez daha O´na ve emanetine olan güvenimizi tazeliyor ve bu güveni hiç aklımızdan çıkarmadan ülkemiz için canla başla çalışıyoruz. Aklın ve bilimin rehberliğini kabul etmiş manevi mirasçıları olarak bizler, ülkemizin bugün içinde bulunduğu durumdan hızla çıkarak, Mustafa Kemal Atatürk´ün gösterdiği yolda devam etmesi için doğruluktan, adaletten, demokrasiden ve eşitlikten vazgeçmeden yürüyeceğimize bir kez daha söz veriyoruz.
Atamızın aramızdan ayrılışının 78. Yılında, kurduğu Demokratik, Laik, Hukuk Devleti Türkiye Cumhuriyeti, hain işbirlikçilerin elinde yok olmanın esiğine getirilmiştir. Demokrasinin tüm olanaklarından yararlanarak iktidarı eline geçirenler; Demokrasiyi ortadan kaldırıyorlar. Türkiye Cumhuriyeti hızla Din Devletine dönüştürülürken, ABD´nin Büyük Ortadoğu Projesi gereği parçalanmanın koşulları oluşturuluyor. Türk Ulusu her türlü farklılık kullanılarak ayrıştırılıyor.
Emeğe, insana, umuda düşman bir iktidarın faşist sultasında kıvranan ülkemizde artık bıçak kemiğe dayanmıştır. Simdi; Mustafa Kemal Atatürk´ün Bursa Söylevi´ nin hayata geçirilmesinin zamanıdır.
Korkmayacağız, Susmayacağız, Mücadeleye devam edeceğiz. Kazanacağız. Umutsuzluğa yer yok, karamsarlık en büyük düşmanımızdır. Engelleri bir hamlede aşıp, karanlıkları aydınlatırız. Çünkü biz ATATÜRK ‘ün çocuklarıyız.
Birileri, beraber yaşayıp sorunları çözme iradesini terke diyorsa ve diyorlarsa ki ayrı bir devlet kuracağız o zaman bende onlara şunu söylüyorum.
1-Türkiye Cumhuriyeti masa başında kurulmuş bir devlet değildir.
2-Türkiye Cumhuriyeti savaş meydanlarında kurulmuş bir devlettir. Gelirsin gücün yetiyorsa alırsın.
Şartlar ne olursa olsun, Yurdumuzu, milletimizi kendimizden çok seveceğimize ant içtik ve andımız namusumuzdur. Cumhuriyetimizin; Atamızın kurduğu şekliyle yeniden hayata geçirileceği güne dek mücadelemizin süreceğini herkes bilmelidir.
“Bir zamanlar gelir, beni unutmak veya unutturmak isteyen gayretler belirebilir. Fikirlerini inkâr edenler ve beni yerenler çıkabilir. Hatta bunlar, benim yakın bildiğim ve inandıklarım arasından bile olabilir. Fakat ektiğimiz tohumlar o kadar özlü ve kuvvetli dirler ki bu fikirler, Hint´ten, Mısır´dan döner dolaşır gene gelir, verimli neticeleri kalpleri doldurur” diyen ATA´ mıza kendisini unutmadığımızı ve ektiği tohumların her şeye rağmen her sabah yeniden yeşerdiğini, minicik ve gencecik kalplerin Türkiye Cumhuriyeti ve Mustafa Kemal Atatürk sevgisi ile çarptığını söylemek en büyük mutluluğumuzdur.
Ancak son dönemde ülkemizde yaşadıklarımız ortadır. PKK´nın göstere göstere bayrak yakması okul yakması, ATATÜRK HEYKELİ yakması bir insanın sigara yakması kadar tepki görmemiştir. Senin ve eserlerinin unutturulmaya, karalanmaya ve en kötüsü de kaldırılmaya çalışıldığı bugünlerde; bizler bu ülkenin çocukları olarak, bizler bu ülkenin gençleri olarak, bizler bu ülkenin vatandaşları olarak, camilerimizde ezan okunuyor ve özgürce ibadetlerimizi yapabiliyor isek bunu önce Allah´a sonra Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarına borçluyuz.
Büyük Atatürk, Cumhuriyetin 93. Yılını kutlayan ve arka arkaya büyük acılar yaşayan ülkemizde seni çok özleyen bizler, seni rahmet ve şükran duygularıyla anıyor, hatıran önünde saygı ve minnetle eğiliyoruz. Büyük eserin, demokratik, laik ve sosyal hukuk devleti olan Türkiye Cumhuriyeti sonsuza kadar bağımsız ve özgür yaşayacaktır.
Son olarak;
"Aziz Atam; Seni sevmek “Milli İbadettir.” Ne Senden Vazgeçeceğiz, Ne Eserlerinden” dedi.
Atatürk Şehir Meydanında yapılan programdan sonra Çarşı Camiinde öğle namazı öncesi Ulu Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk´ün ve tüm şehitlerimizin ruhuna mevlit okutuldu.
Mevlit programından sonra katılımcılara pilav ayran ve tatlı ikram edildi.
YORUMLAR