CHP´li ÖZ, Milli Eğitim Bakanına 2015 – 2016 Eğitim Öğretim Yılında Kaç Öğretmen Atanacağını Sordu

CHP Çanakkale Milletvekili Bülent ÖZ, Türkiye´deki boş öğretmen kadrolarına 2015 – 2016 eğitim öğretim döneminde kaç öğretmen atamasının yapılacağını Milli Eğitim Bakanı Sayın Prof. Dr. Nabi Avcı´ya sordu. 2015-2016 eğitim öğretim döneminin 14 Eylül 2015´de başlayacak olmasına rağmen boş kadrolara hala öğretmen atamalarının yapılmadığını belirten Öz, atama için daha ne kadar zaman geçeceğinin ve hangi branşlarda kaç öğretmen atanacağının da belirsiz olduğunu belirtti.  Kadroların boş tutulmasının eğitimi baltaladığını belirten Öz,  bir milletin yarınlara güvenle bakabilmesi için, iyi eğitim almış, donanımlı bir genç kuşağın yetiştirilmesi elzemdir diyerek, özgür düşünen, bilimsel düşünce ve mantığı esas alan, sürekli gelişime ve yeniliklere açık, toplumsal faydayı her zaman bireysel çıkarlardan önde tutan, bir gençliğin yetiştirilmesi ve geleceğe hazırlanmasında, en büyük sorumluluk kuşkusuz ki eğitimcilere ve eğitim politikalarını oluşturanlara düşmektedir dedi.

Bu politikalarla okullaşma oranı baltalanmakta, Genç Öğretmenler düşsüz bırakılmaktadır.

Öğretmen ihtiyacı ayan beyan ortada dururken, ataması yapılmayan on binlerce öğretmen işsiz, umutsuz, düşsüz bırakılmış; genç öğretmenlerimiz psikologlardan, psikiyatristlerden medet umar hale getirilmiştir diyen Öz, bu ayıp bir an önce ortadan kaldırılmalı, gençlerimizin atamaları yapılarak öğrencileriyle buluşması, ellerinin ekmek tutması sağlanmalıdır dedi.

Türkiye eğitim öğretimi, yetişmiş insan gücünü sürece katmadan sürdürmenin bedelini ödemektedir diyen Öz, Uluslararası Öğrenci Değerlendirme Programı verilerine göre ülkemiz fen bilimleri ve matematikte OECD ülkeleri arasında sondan ikinci olmuştur dedi.

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA

Aşağıdaki sorularımın Milli Eğitim Bakanı Sayın Nabi Avcı tarafından yazılı olarak yanıtlanması için gereğini saygılarımla arz ederim.

Bülent ÖZ

Çanakkale Milletvekili

Ulusal ve bireysel refahın artırılabilmesi, insan hak ve özgürlüklerine saygılı, demokratik, laik ve çağdaş yönetim anlayışının etkin bir şekilde uygulanabilmesi ve bir milletin yarınlara güvenle bakabilmesi için, iyi eğitim almış, donanımlı bir genç kuşağın yetiştirilmesi elzemdir. Özgür düşünen, bilimsel düşünce ve mantığı esas alan, sürekli gelişime ve yeniliklere açık, toplumsal faydayı her zaman bireysel çıkarlardan önde tutan, bir gençliğin yetiştirilmesi ve geleceğe hazırlanmasında, en büyük sorumluluk kuşkusuz ki eğitimcilere ve eğitim politikalarını oluşturanlara düşmektedir.

Öğretmen ihtiyacı ayan beyan ortada dururken, ataması yapılmayan on binlerce öğretmen işsiz, umutsuz, düşsüz bırakılmış; genç öğretmenlerimiz psikologlardan, psikiyatristlerden medet umar hale getirilmiştir. Bu ayıp bir an önce ortadan kaldırılmalı, gençlerimizin atamaları yapılarak öğrencileriyle buluşması, ellerinin ekmek tutması sağlanmalıdır.

Bu meyanda yaşanan sorunlar, ancak eğitimin bir ulusun kaderinde nasıl bir yer tuttuğunu kavrayan bir siyasal anlayışla çözülebilir. Buna ilişkin olarak;

1. Şuanda Milli Eğitim Bakanlığına bağlı olarak toplam kaç öğretmen görev yapmaktadır? 2014- 2015 eğitim öğretim döneminde kaç öğretmen ek ders ücreti karşılığı, ücretli öğretmen olarak görev yapmıştır? 2015 – 2016 eğitim öğretim yılı için kaç öğretmen açığı vardır?

2. Son on yılda toplam kaç öğretmen, ücretli öğretmen olarak istihdam edilmiştir? Aldıkları ücret asgari ücretin bile altında olan bu öğretmenlerden yeterince verim alınabilmiş midir? Aynı eğitim öğretim programlarından mezun olan öğretmenlerin bir kısmının kadrolu, bir kısmı ise ek ders ücreti karşılığı ücretli olarak çalıştırılması, çalışma barışı ve çalışanın işe motivasyonu açısından ne gibi sonuçlar doğurmuştur?

3. Kısa adı PISA olan Uluslararası Öğrenci Değerlendirme Programı 2006 ve 2003 verilerine göre ülkemiz fen bilimleri ve matematikte OECD ülkeleri arasında sondan ikinci olmuştur. Türkiye programa katılan 57 ülke arasında, fen bilimlerinde 47. Matematikte 45. Okuma becerilerinde ise 39. Sırada yer almaktadır. 2015 ve 2016 yıllarında bu verileri tersine çevirebilecek bir hazırlığınız söz konusu mudur? Bu başarısızlıkta yetişmiş insan gücü (ataması yapılmayan öğretmenler) olmasına rağmen, bunların atamalarının yapılmamasının bir etkisi var mıdır?

4. Eğitim ve Fen Edebiyat Fakültelerine her yıl kayıt yaptıran öğrenci sayısı ile mezun oldukları halde atamaları yapılmayan öğretmen sayılarını dikkate alır iseniz, ataması yapılan öğretmen sayısının yetersizliği de göz önünde bulundurulduğunda, her gün çığ gibi büyüyen bu problemi çözümlemek adına nasıl bir yol haritası planlamaktasınız?

5. 2015 -2016 eğitim öğretim yılı başlamadan önce hangi branşlar için toplam kaç öğretmen ataması yapılması planlanmaktadır?