Kale Tasarım Ve Sanat Merkezi Karaköy'de Kapılarını Açtı

Sanat ve tasarım alanında ortak bir üretim ve öğrenme alanı oluşturmak amacıyla Kale Grubu’nun,İstanbul Kalkınma Ajansı’nın (İSTKA) desteğiyle Karaköy’deki ilk merkez binasında hayata geçirdiği Kale Tasarım ve Sanat Merkezi düzenlenen açılış töreniyle hizmete girdi. Kale Grubu Başkanı ve CEO’su Zeynep Bodur Okyay “Kurucumuz İbrahim Bodur’un ‘Önce İnsan’ diyerek çıktığı sanayi yolculuğunda; sanat, tasarım ve insanı buluşturacak bu merkezin önemli bir kilometre taşı olacağına inanıyorum” dedi.

Tasarım, sanat ve sanatçıya verdiği desteği kuruluşundan bu yana kesintisiz sürdüren Kale Grubu, grubun ilk genel merkezi olan ve giriş katı bir dönem sanat galerisi olarak kullanılan Karaköy’deki binasını, İstanbul Kalkınma Ajansı’nın(İSTKA) desteğiyle Kale Tasarım ve Sanat Merkezi’ne dönüştürdü. İstanbul’da sanat ve tasarım alanındaki öğrenci, yeni mezun ve profesyonellere ortak bir üretim ve öğrenme alanı oluşturmak amacıyla, hayata geçirilen Kale Tasarım ve Sanat Merkezi, seramik sanatının Türkiye’deki en önemli temsilcilerinden Attila Galatalı’nın eserlerinden oluşan bir seçkiyle kapılarını açtı.

Sanat, tasarım ve mimari alanlarda yaptığı çalışmalar, yayınladığı kitaplar ve yaptığı sponsorluklarla kültür sanat alanına katkıda bulunan Kale Grubu, Kale Tasarım ve Sanat Merkezi bünyesinde gerçekleştirilecek atölye, konuşma, sergi ve diğer etkinlikler ile katılımcıların eğitim aldıkları alanlara dair bilgi birikimlerini artırmayı, bireysel yetkinliklerini geliştirmeyi, tasarım ve sanat ile diğer tüm yaratıcı endüstrilerdeki disiplinlerarası çalışmalara ev sahipliği yapmayı hedefliyor.

Törende konuşan Kale Grubu Başkanı ve CEO’su Zeynep Bodur Okyay, “Türkiye’nin öncü sanayi gruplarından biri olarak, ülkemizin geleceğinde yeni başarı hikayeleri oluşturma isteğimiz var. Kurucu değerlerimizden aldığımız ilhamla, her daim insanı merkeze koyuyor ve insana yatırım yapıyoruz. Özgün işlerin, yaratıcı ve ilham veren çalışmaların içinde olmayı ve buna hevesli kişi ve toplulukları cesaretlendirmeyi kendimize görev biliyoruz. Bu motivasyonla, Kale Tasarım ve Sanat Merkezi’nin grubumuzun ilk genel merkezinde kurulmasının heyecanını ve mutluluğunu yaşıyoruz. Bu mekanın bilginin paylaşıldığı, özgür düşüncenin ve yaratıcılığın filizlendiği bir adres olmasını arzu ediyoruz. Sanatın büyüsü ışığında yepyeni fikirlere ilham verecek bir çekim noktası olacağına inanıyoruz. Kale Tasarım ve Sanat Merkezi’ni kurma fikri düne kadar Kale Grubu’nda çalışan birkaç idealist insanın hayaliydi, bugünden sonra ise bu kapıdan adım atacak binlerce farklı hayalin buluşma noktası olacak. O hayaller bizi geleceğe, tasarıma ve nitelikli üretime taşıyacak. Kale Tasarım ve Sanat Merkezi’nin ülkemiz ve insanlarımız adına hayırlı olmasını diliyorum” dedi.

İstanbul Kalkınma Ajansı (İSTKA) Genel Sekreter Vekili Dr. Fatih Pişkin ise yüzyıllar boyu ticarete, bilime, sanata öncülük eden bir şehir olarak İstanbul’un, eşsiz tarihi ve dinamik yapısıyla yenilikçi ve yaratıcı endüstrileri besleyen bir ekosisteme ev sahipliği yaptığını ifade etti. Dr. Fatih Pişkin konuşmasını şöyle sürdürdü: “İstanbul, UNESCO tarafından verilen tasarım şehri unvanını alarak dünyanın 31 tasarım kenti arasına girdi. Bu unvan bizlere daha fazla sorumluluk yüklüyor. İstanbul’un tasarım alanında ve yaratıcı sektörlerde bir marka şehir olmasına katkıda bulunmak ve bu yönde altyapının güçlenmesini sağlamak için hızlı ve kalıcı adımlar atmak durumundayız.

Yaratıcı endüstriler küreselleşen dünyada ekonomik büyümenin belirleyici unsurlarından biri haline geldi. İstanbul Kalkınma Ajansı olarak biz de bu potansiyelin etkin bir şekilde kullanılabilmesi için yaratıcı sektörleri destekliyoruz. ‘Kale Tasarım ve Sanat Merkezi’nde de şehrimizin yaratıcı kimliğini destekleyecek, dünyada İstanbul markasının bilinirliğini artıracak öncü çalışmalar yürütüleceğine yürekten inanıyoruz.”

İstanbul’un kreatif gelişimine katkı

Kale Tasarım ve Sanat Merkezi gerçekleştireceği etkinlikler ile hem alandaki aktörlerin bir araya gelip birlikte üretmesine zemin oluşturan hem de şehirdeki yaratıcı endüstrilerin yarattığı çekim alanına katkıda bulunan bir merkez olacak. Gerek konumu gerek getirdiği birikim ile İstanbul’un yaratıcı sektörlerde bir marka şehir olmasına ve bu alanda var olan altyapının güçlenmesine de hizmet edecek.

Toplam 5 katta yaklaşık 500 metrekareye yayılan Kale Tasarım ve Sanat Merkezi’nin her katı, farklı bir üretim ve öğrenme alanını içerecek şekilde tasarlandı. Tasarım ve sanat çalıştaylarının yanı sıra konuşma ve sunumların da düzenleneceği merkezin bodrum katında bir seramik üretim alanı; giriş katında atölyelerin çıktılarının paylaşılacağı bir sergi alanı; birinci katta konuşma ve sunumlar ile grup çalışmalarına imkan verecek bir ortak alan; ikinci katta tasarım ve sanat ağırlıklı 1000 kitaptan oluşan bir kütüphane ve son olarak, üçüncü katta herkesin kullanımına açık bir üç boyutlu yazıcı ile farklı maket ve üretim malzemelerinin bulunduğu bir atölye yer alıyor.

Kale Tasarım ve Sanat Merkezi bünyesinde yıl sonuna kadar, 10 tasarım ve 10 sanat çalıştayı, dört de disiplinlerarası buluşma gerçekleşecek.Merkezin hayata geçirilmesinde desteği olan İstanbul Kalkınma Ajansı projesi kapsamında Mart 2020 tarihine kadar büyük çoğunluğu çalıştayların çıktılarından oluşacak sekiz sergi düzenlenecek.

Attila Galatalı Sergisi

Kale Tasarım ve Sanat Merkezi açılış sergisi, Kale Grubu’nun kurucusu İbrahim Bodur’un, ortak tutkuları seramik aracılığıyla tanıştığı yakın dostu Attila Galatalı’nın eserlerini ağırlıyor. Seramik macerasına 1960’larda başlayan ve bu macerayı yaklaşık 35 yıl boyunca, vefatına dek sürdüren Galatalı, Anadolu uygarlıklarından etkilendiği minimal tarzıyla da değerli bir sanatçı. Ulusal ve uluslararası yarışmalarda 30’dan fazla ödüle layık görülen Galatalı’nın, İstanbul başta olmak üzere birçok ilde 150’den fazla büyük ebatlı pano uygulaması bulunuyor;yapıtları çok sayıda özel koleksiyon, kurum koleksiyonu ve özel konut ile işyerlerinde korunuyor.

Kale Grubu’nun Karaköy Binası ve kültür sanat alanına yaptığı katkılar...

Kale Grubu’nun kurucusu Dr. (h.c.) İbrahim Bodur, babası Hasan Bodur’un tütün tüccarlığı yaptığı Karaköy’de bulunan ilk ofisinde,1950’li yıllarda Çanakkale Seramik’in kuruluş çalışmalarına başladı. İbrahim Bodur, şu anki binanın bulunduğu yerde iki katlı, iki ahşap binayı satın alarak şirket merkezi olarak projelendirdi. 1969 yılı sonlarına doğru yeni binanın yapımı bitirilerek şirket merkezi buraya taşındı ve bina 1986 yılına kadar Kale Grubu’nun Genel Merkezi olarak kullanıldı.

Galeri olarak tasarlanan binanın giriş katı, bir yandan üretilen ürünlerin sergilendiği bir alan olarak kullanılırken 1976 yılından sonra bir yandan da seramik sanatçılarının eserlerinin sergilendiği sanat galerisi olarak kullanılmaya başlandı. Kale Grubu’nun benzer şekilde devam eden,kültür sanata verdiği desteklerden bazıları şunlardı;

•             Karaköy binasında başlanan sanat galerisi uygulaması, 1977’de Kale Grubu’nun Ankara Kızılay, İzmir Lozan Meydanı ve 1978’de İstanbul Mecidiye köy galerilerinde devam etti.Bu galerilerde Kale Grubu’ndaki tüm ürünlerin diğer tesisat ürünleriyle birlikte doğru kullanımlarını gösterme imkanı sağlanırken, bayilere de teşhir konusunda örnek olmak amaçlandı. Ayrıca bu galeriler, işin profesyonellerinin rahatlıkla yardım alabilecekleri merkezler olarak planlandı. Galerilerin bir bölümü sanatçılara açılarak seramik sanatının gelişmesine katkı sağlamak hedeflendi.

•             Bu gelenek Levent’te yapılan merkez binada da sürdürüldü. 1986 yılında açılan binanın giriş katının bir bölümü 1994 yılına kadar sanat galerisi olarak sanatçılar ve sanatseverlerin hizmetine sunuldu.

•             Şirketin kuruluş çalışmaları esnasında Ankara ve İstanbul’daki okulların seramik bölümleriyle irtibata geçen İbrahim Bodur, 1957 yılında, İstanbul Tatbiki Güzel Sanatlar Yüksekokulu’nun kurucularından Hakkı İzzet’le tanışarak onun önerdiği öğrencileri işe aldı. Öğrenciler seramiğin tekniğinin yanı sıra sanat yönünü de bilenler arasından seçildi. Bodur, üniversitelerle eş zamanlı olarak seramik sanatçılarıyla da irtibata geçti. Çan’daki fabrika bir yandan seri üretimi sürdürürken, diğer yandan açılan Kaleseramik Sanat Atölyesi’nde pek çok sanatçıyı ağırladı. Seramik sanatçıları Türkiye’nin önemli torna ustaları ve seramik zanaatkarlarıyla bir araya getirilerek çalıştaylar düzenlendi.

•             Kaleseramik Sanat Atölyesi yıllar içinde Hakkı İzzet, Sadi Diren, Hamiye Çolakoğlu, Attila Galatalı, Filiz Özgüven Galatalı, Erdinç Bakla, Mustafa Tunçalp, Beril Anılanmert, Güngör Güner, Tüzüm Kızılcan, Bingül Başarır, Sevim Çizer, Zehra Çobanlı ve daha pek çok seramik sanatçısını ağırladı.

•             Özellikle 70’li yıllarda sanatçılarla ürün tasarımı konusunda da çalışmalar yapıldı ve bu tasarımlar üretilerek piyasaya sunuldu.

•             Kale Grubu 1995 yılından başlayarak seramik sanatçılarının yaşamlarını ve eserlerini konu alan kitaplar yayınlayarak seramik sanatına katkılarını sürdürdü.

•             Kale Grubu tarafından seramik alanında sanatçıları bir araya getiren seramik sempozyumları düzenlendi. 1997 yılında yapılan Uluslararası Seramik Sempozyumu’nda 11ülkeden ve

Türkiye’den 100’ün üzerinde sanatçı ve öğrenci buluştu. Geleneksel hale gelen sempozyumlar 2007 yılına kadar düzenlendi.

•             İpekyolu projesi ve İpekyolu’nda Son Kervan kitabı, Piri Reis seramik sergisi ve kitabı, Füreya Koral Retrospektifi ve sanatçı kitabı, 2018 Troya Yılı’nda BASE iş birliğinde genç sanatçılarla birlikte hayata geçirilen Düşler Ülkesi: Troya sergisi ve Elif Uras’ın ilk monografisi Kaynak kültür ve sanat alanında destek verilen önemli projeler olarak başarıyla gerçekleştirildi.

•             Kale Grubu kültür yaşantımızın birçok alanına katkı sağlamayı görev bilerek mimarlık alanında da önemli projelere destek verdi. Arkitera Mimarlık Veritabanı, AMV Platform toplantıları, Genç Mimar Ödülleri, Mimarlık Buluşmaları, Uluslararası Mimarlık Birliği UIA, Pekin-İstanbul ve Berlin projelerinde sponsorluğun ötesinde projelerin aktif yürütülmesinde de rol aldı.

•             Kale Grubu’nun başından itibaren önem verdiği ve şirket kültürünün bir parçası haline gelen tasarım alanında pek çok proje desteklendi.

•             Bilgi Üniversitesi ile birlikte Santral İstanbul içinde Kale Tasarım Merkezi kuruldu.

•             Kale Tasarım Merkezi’nde yapılan etkinliklerde tasarımcılar, tasarım ofisleri ve tasarım deneyimi olan sanayicilerle öğrencileri bir araya getiren etkinlikler düzenlendi. Konferans, sergi ve atölyeler gerçekleştirildi.

•             5 yıl boyunca Radikal Gazetesi’yle ortaklaşa Tasarım Gazetesi çıkarıldı.