“Kazdağılarında Kestane ve Kızılçam Ağaçları Yok Oluyor”

 Soydan soru önergesinde; “ Biga Yarımadası'nın güneyinde yer alan dünyanın sayılı doğal güzelliklerini yaşatan Kaz Dağları, barındırdığı bitki ve hayvan topluluklarıyla Anadolu'nun en önemli sığınaklarından birini oluşturmaktadır.

 Bölgede bulunan yer üstü ve yer altı doğal zenginliklerimiz son yıllarda bir hiç uğruna bilinçsizce yok edilmeye başlanmıştır. Bölgede ilgili bakanlıklar kanalıyla maden (özellikle altın ve gümüş) arama ve işletme ruhsatları verilmiş ve bölgede sondaj çalışmaları tamamlanma noktasına gelmiştir. 

 Dünyanın en kirli ve eski teknoloji kullanan sanayileri ve altın maden ocakları bir araya geldiğinde, (siyanür, kükürtdioksit, azot oksit, uçucu küller, karbondioksit ve radyo aktif maddeler salınımı nedeni ile ) bünyesinde önemli miktarda "endemik" canlıyı barındıran Kaz Dağları'ndaki orman, bitki örtüsü, tarım alanları yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kalacaktır.

 Bu doğrultuda;

 1-Çanakkale ve Balıkesir sınırları içerisinde Kaz dağları bölgesinde hangi firmalara kaç adet sondaj usulü arama ve işletme ruhsatı verilmiştir, anılan bölgede ruhsat müracaatında bulunan henüz inceleme aşamasında olan kaç adet arama ve işletme ruhsatı müracaatı bulunmaktadır? Bölgede başlayan ve devam eden madencilik faaliyetlerinin çevreye geri dönüşü mümkün olmayan zararlar vereceğine inanmıyor musunuz?

 2-Kaz Dağlarının kuzey yamaçlarında Çanakkale Bayramiç İlçesi Yukarı Şapçı köyündeki doğal kestane ağaçlarının toplu halde kurumaya başlaması ve Bayramiç İlçesinin Evciler köyü bölgesinde kızılçam ormanlarında kabuk biti nedeniyle ortaya çıkan tehlike ile ilgili olarak neler yaptınız, neler yapmayı düşünüyorsunuz,

 Doğal kestane ağaçlarında ve kızılçamlarda ortaya çıkan ve hızla yayılan hastalığın tüm bölgeye, Kaz Dağlarına yayılmaması için hangi tedbirleri alıyorsunuz, hastalığın sebepleri konusunda kapsamlı çalışmalar yapmayı düşünüyor musunuz?” dedi.

 M. Serdar Soydan

      Çanakkale Milletvekili