"KENDİ DOĞRULARINI BİZE DAYATMAYA ÇALIŞTILAR"
Ali Babacan liderliğinde kurulan DEVA Partisi’nin, Çanakkale’de kurucu il başkanlığı görevini üstlenen Berkan Karaca geçtiğimiz günlerde hem görevinden hem de partiden istifa etmişti. Karaca, istifa gerekçesini ise bir kamuoyu bilgilendirmesi şeklinde sosyal medya hesabından paylaştı.
05 Temmuz 2023 - 11:45
Berkan Karaca istifasına ilişkin sosyal medya hesabından yapmış olduğu paylaşımda, “Saygıdeğer Basın Mensupları ve kıymetli Çanakkaleli hemşehrilerim;
Kuruluşunda ortak akıl, istişare, hangi görüş olursa olsun dürüst ve yeni nesil siyasi anlayış iddiasıyla yola çıktığımız partimizde öncelikle genel merkez, çoğu kritik meseleler de teşkilatlar ile hiçbir istişare süreci yürütmeden dar bir siyasi kadroyla hareket ederek birçok karar almıştır.
Bu kararların en önemlisi altılı masanın kurulma süreci ve Cumhurbaşkanı adayının belirlenmesi sürecidir. Altılı masadaki partiler ile yürütülen süreçlerle ilgili teşkilatlara danışılmadan, istişare edilmeden hareket edilmiştir. Bu konuyla ilgili il başkanları toplantısında bizzat Ali Babacan’ın kendisine, yeni kurulmuş bir parti olarak parti kimliğimizi kazanmamız açısından oyumuz ne olursa olsun kendi programımızla ve iddiamızla hareket etmemizin daha doğru olacağını ifade ettim. O ve benzeri toplantılarda benim gibi birçok il başkanı ve kurucular kurulu üyeleri de “altılı masada olmamalıyız” görüşünü dile getirdiler fakat ne yazık ki çoğunluğun sesine kulak verilmedi.
Genel merkez, il başkanları olarak bizlere istifa ederek aday adayı olmamızı hatta ilçe başkanlarımız ve teşkilat mensuplarımızdan da isimlerin aday adayı olmaları yönünde telkinlerde bulundu. Çoğu il başkanı gibi bizler de partimizin zor durumda kalmaması, kamuoyunda güçlü gözükmesi için görevlerimizden istifa ederek aday adaylığı müracaatında bulunduk.
Bizler aday adayı olurken Sayın Babacan’ın “DEVA Partisi seçimlere kendi adıyla, şanıyla seçimlere en az 41 ilde tek başımıza gireceğimiz” sözüne inandık, güvendik. Fakat güvenimiz boşa çıktı ve emeklerimiz heba edildi. Aday adayı olan yaklaşık 1300 teşkilat mensubu ve deva gönüllüsünün aday adaylığını ana muhalefet partisi ile pazarlık konusu ettiler. Genel Başkan ve etrafındaki dar kadrosu koltuk kapabilmek için kapalı kapılar ardında, teşkilatlardan habersiz, istişaresiz CHP listelerinden 20 ilde 25 milletvekili adayıyla seçime girme kararı aldılar.
İktidarı eleştirip daha kötü bir yönetim anlayışı sergileyen bu dar siyasi kadronun tüm kararlarına rağmen çocuklarımızın geleceği, ülkemizin içinde bulunduğu kötü gidişatı değiştirmek için tüm teşkilatlarımız ile birlikte gece gündüz demeden tüm yaşadığımız sıkıntıları içimize atarak çok çalıştık.
Seçimleri kaybetmemize rağmen teşkilatlarda ve genel merkezdeki liyakatli ve dürüst kişilerin “düzelecek, değişecek” telkinleri ile birlikte tüm il ve ilçe teşkilatlarımızın bu zamana kadar ki emeklerini düşünerek gelen teklif üzerine görevi tekrar kabul ederek il başkanlığı görevine atandım.
Gelinen en son noktada teşkilatlarımızda moral bozukluğunu düzeltmek için mücadele ederken Kurban Bayramı arifesinde Genel Başkan tarafından açıklanan yeni genel merkez görevlendirme tablosu partim ile olan hayal kırıklığımı daha da arttırdı.
Bugüne kadar alınan yanlış kararlar nedeniyle teşkilatlarımızda küskün birçok başkanımıza yeni görevler vererek onları kazanmak yerine 15 milletvekilimize genel merkezde başkaca görevler verilmesini, genel merkez kadrolarında değişiklik yapılmamasını il ve ilçe teşkilatları olarak doğru bulmadığımızı, doğru bulmadığımı beyan eden eleştirimi genel merkez yöneticileriyle de paylaştım.
Fakat genel merkez yöneticileri eleştirilerimize cevap vermek, bizi ikna etmek yerine kendi doğrularını bize dayatmaya çalıştılar ve eleştirilerimizi dikkate almadılar. Kuruluş ilkelerini, savunduğu değerleri kendi çıkarları için buruşturup çöpe atanlarla, eleştirdikleri zihniyetin birebir aynısı olan bu zihniyetteki kişilerle aynı çatı altında bulunmamın artık doğru olmayacağına inandığım için il başkanlığı görevimden ve parti üyeliğimden istifa ettim.
Ben ve teşkilatlarım, bize inanmış gönüllülerle partimiz için, inandığımız değerler için daha güzel bir ülke hayallerimiz için nasıl mücadele ettiğimizi, neler yaptığımızı, kimleri karşımıza aldığımızı anlatmayacağım, şahidimiz bu şehrin sokaklarıdır, bu şehrin insanlarıdır. Ben bu şehirde doğdum, bu şehirde öleceğim, daha güzel bir ülke daha güzel bir Çanakkale için, memleketin her bir bireyinin mutlu ve refah içinde yaşaması için yarına dair umutlarımdan hiç vazgeçmeyeceğim ve inandığımız doğruları dün olduğu gibi yarın da dile getireceğim.
Son olarak siyasetin bana kattığı en güzel şeyin çok güzel insanlar tanımak olduğunu söylemeden geçemem. Genel merkezden, gönüllü parti üyesine kadar iyi niyetle çalışan, emek eden, dürüst, liyakatli çok güzel insanlar tanıdım. Hepinize ayrı ayrı sevgi ve saygılarımı gönderiyorum. Bir teşekkürü de il ve ilçe teşkilatlarıma etmeliyim. Beni bu yolda yalnız bırakmadığınız, canla başla mücadele ettiğiniz, maddi ve manevi olarak hiçbir şeyden kaçmadığınız için tüm teşkilatlarıma minnet ve şükranlarımı sunarım” ifadelerini kullandı.
Kaynak: Çanakkale Gündem Gazetesi
Kuruluşunda ortak akıl, istişare, hangi görüş olursa olsun dürüst ve yeni nesil siyasi anlayış iddiasıyla yola çıktığımız partimizde öncelikle genel merkez, çoğu kritik meseleler de teşkilatlar ile hiçbir istişare süreci yürütmeden dar bir siyasi kadroyla hareket ederek birçok karar almıştır.
Bu kararların en önemlisi altılı masanın kurulma süreci ve Cumhurbaşkanı adayının belirlenmesi sürecidir. Altılı masadaki partiler ile yürütülen süreçlerle ilgili teşkilatlara danışılmadan, istişare edilmeden hareket edilmiştir. Bu konuyla ilgili il başkanları toplantısında bizzat Ali Babacan’ın kendisine, yeni kurulmuş bir parti olarak parti kimliğimizi kazanmamız açısından oyumuz ne olursa olsun kendi programımızla ve iddiamızla hareket etmemizin daha doğru olacağını ifade ettim. O ve benzeri toplantılarda benim gibi birçok il başkanı ve kurucular kurulu üyeleri de “altılı masada olmamalıyız” görüşünü dile getirdiler fakat ne yazık ki çoğunluğun sesine kulak verilmedi.
Genel merkez, il başkanları olarak bizlere istifa ederek aday adayı olmamızı hatta ilçe başkanlarımız ve teşkilat mensuplarımızdan da isimlerin aday adayı olmaları yönünde telkinlerde bulundu. Çoğu il başkanı gibi bizler de partimizin zor durumda kalmaması, kamuoyunda güçlü gözükmesi için görevlerimizden istifa ederek aday adaylığı müracaatında bulunduk.
Bizler aday adayı olurken Sayın Babacan’ın “DEVA Partisi seçimlere kendi adıyla, şanıyla seçimlere en az 41 ilde tek başımıza gireceğimiz” sözüne inandık, güvendik. Fakat güvenimiz boşa çıktı ve emeklerimiz heba edildi. Aday adayı olan yaklaşık 1300 teşkilat mensubu ve deva gönüllüsünün aday adaylığını ana muhalefet partisi ile pazarlık konusu ettiler. Genel Başkan ve etrafındaki dar kadrosu koltuk kapabilmek için kapalı kapılar ardında, teşkilatlardan habersiz, istişaresiz CHP listelerinden 20 ilde 25 milletvekili adayıyla seçime girme kararı aldılar.
İktidarı eleştirip daha kötü bir yönetim anlayışı sergileyen bu dar siyasi kadronun tüm kararlarına rağmen çocuklarımızın geleceği, ülkemizin içinde bulunduğu kötü gidişatı değiştirmek için tüm teşkilatlarımız ile birlikte gece gündüz demeden tüm yaşadığımız sıkıntıları içimize atarak çok çalıştık.
Seçimleri kaybetmemize rağmen teşkilatlarda ve genel merkezdeki liyakatli ve dürüst kişilerin “düzelecek, değişecek” telkinleri ile birlikte tüm il ve ilçe teşkilatlarımızın bu zamana kadar ki emeklerini düşünerek gelen teklif üzerine görevi tekrar kabul ederek il başkanlığı görevine atandım.
Gelinen en son noktada teşkilatlarımızda moral bozukluğunu düzeltmek için mücadele ederken Kurban Bayramı arifesinde Genel Başkan tarafından açıklanan yeni genel merkez görevlendirme tablosu partim ile olan hayal kırıklığımı daha da arttırdı.
Bugüne kadar alınan yanlış kararlar nedeniyle teşkilatlarımızda küskün birçok başkanımıza yeni görevler vererek onları kazanmak yerine 15 milletvekilimize genel merkezde başkaca görevler verilmesini, genel merkez kadrolarında değişiklik yapılmamasını il ve ilçe teşkilatları olarak doğru bulmadığımızı, doğru bulmadığımı beyan eden eleştirimi genel merkez yöneticileriyle de paylaştım.
Fakat genel merkez yöneticileri eleştirilerimize cevap vermek, bizi ikna etmek yerine kendi doğrularını bize dayatmaya çalıştılar ve eleştirilerimizi dikkate almadılar. Kuruluş ilkelerini, savunduğu değerleri kendi çıkarları için buruşturup çöpe atanlarla, eleştirdikleri zihniyetin birebir aynısı olan bu zihniyetteki kişilerle aynı çatı altında bulunmamın artık doğru olmayacağına inandığım için il başkanlığı görevimden ve parti üyeliğimden istifa ettim.
Ben ve teşkilatlarım, bize inanmış gönüllülerle partimiz için, inandığımız değerler için daha güzel bir ülke hayallerimiz için nasıl mücadele ettiğimizi, neler yaptığımızı, kimleri karşımıza aldığımızı anlatmayacağım, şahidimiz bu şehrin sokaklarıdır, bu şehrin insanlarıdır. Ben bu şehirde doğdum, bu şehirde öleceğim, daha güzel bir ülke daha güzel bir Çanakkale için, memleketin her bir bireyinin mutlu ve refah içinde yaşaması için yarına dair umutlarımdan hiç vazgeçmeyeceğim ve inandığımız doğruları dün olduğu gibi yarın da dile getireceğim.
Son olarak siyasetin bana kattığı en güzel şeyin çok güzel insanlar tanımak olduğunu söylemeden geçemem. Genel merkezden, gönüllü parti üyesine kadar iyi niyetle çalışan, emek eden, dürüst, liyakatli çok güzel insanlar tanıdım. Hepinize ayrı ayrı sevgi ve saygılarımı gönderiyorum. Bir teşekkürü de il ve ilçe teşkilatlarıma etmeliyim. Beni bu yolda yalnız bırakmadığınız, canla başla mücadele ettiğiniz, maddi ve manevi olarak hiçbir şeyden kaçmadığınız için tüm teşkilatlarıma minnet ve şükranlarımı sunarım” ifadelerini kullandı.
Kaynak: Çanakkale Gündem Gazetesi
YORUMLAR