NE KİRAYA NE DE YATIRIMA!
Yapılan 4.toplantıyla yeni yılda geçerli olacak asgari ücret beklentiyi karşılayamıyor.
28 Aralık 2024 - 15:39
24 Aralık’ta Asgari Ücret Belirleme Komisyonu'nun 4.Toplantısının ardından Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan ''1 Ocak 2025'ten itibaren geçerli olacak asgari ücreti 22 bin 104 lira olarak belirlemiş bulunuyoruz'' dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan 2025 asgari ücretin açıklanması sonrası yeni rakamın yüzde 30 artışa tekabül ettiğini belirterek “çalışanlarımızı enflasyona ezdirmeme sözümüze bir kez daha sadık kaldık'' dedi.
PEKİ ASGARİ ÜCRETLİ ENFLASYONUN ALTINDA GERÇEKTEN EZİLMİYOR MU?
Barınma maliyetleri asgari ücretlilerin en büyük kabusu olmaya devam ediyor. 2+1 bir dairenin aylık kirası ortalama 20 bin Tl yani vatandaş sadece barınmak için çalışmış oluyor. Bu durum fatura, gıda ve diğer harcamaları karşılamak için borçlanmayı tamamen kaçınılmaz hale getiriyor.
Asgari ücretle vatandaş sadece 4 tane çeyrek altın alabiliyor bu durum vatandaşın tasarruf, birikim ve geleceğe yatırım yapma şansını da azaltıyor. Aynı zamanda Türk lirasının değer kaybıyla asgari ücretin 628 dolar gibi düşük bir seviyeye inmesi uluslararası karşılaştırmada Türkiye’nin ekonomik sıkıntılarını gözler önüne seriyor.
2025 yılı için asgari ücretin 22bin 104 Tl olarak belirlenmesi, hükümetin enflasyon karşısında gelir kaybını telafi etmeye yönelik attığı bir adım olarak görülse de, mevcut ekonomik koşullar altında bu artışın yeterli olup olmayacağı büyük bir soru işareti. Asgari ücretteki bu artış, temel ihtiyaçların karşılanabilmesi için bir nebze iyileşme sağlasa da, yüksek enflasyon ve yaşam maliyetlerindeki hızla artan yükseliş, asgari ücretlilerin hala geçim mücadelesi vermesine neden oluyor. Özellikle barınma, gıda ve enerji gibi temel harcamalardaki yüksek artışlar, maaşın hızla erimesine yol açıyor.
Sonuç olarak, asgari ücrette yapılan artışa rağmen enflasyon ve yaşam maliyetlerindeki hızlı yükseliş, Türkiye'deki milyonlarca asgari ücretli için geçim mücadelesini sürdürülebilir kılmıyor.
Haber
Melek Bordanacı
PEKİ ASGARİ ÜCRETLİ ENFLASYONUN ALTINDA GERÇEKTEN EZİLMİYOR MU?
Barınma maliyetleri asgari ücretlilerin en büyük kabusu olmaya devam ediyor. 2+1 bir dairenin aylık kirası ortalama 20 bin Tl yani vatandaş sadece barınmak için çalışmış oluyor. Bu durum fatura, gıda ve diğer harcamaları karşılamak için borçlanmayı tamamen kaçınılmaz hale getiriyor.
Asgari ücretle vatandaş sadece 4 tane çeyrek altın alabiliyor bu durum vatandaşın tasarruf, birikim ve geleceğe yatırım yapma şansını da azaltıyor. Aynı zamanda Türk lirasının değer kaybıyla asgari ücretin 628 dolar gibi düşük bir seviyeye inmesi uluslararası karşılaştırmada Türkiye’nin ekonomik sıkıntılarını gözler önüne seriyor.
2025 yılı için asgari ücretin 22bin 104 Tl olarak belirlenmesi, hükümetin enflasyon karşısında gelir kaybını telafi etmeye yönelik attığı bir adım olarak görülse de, mevcut ekonomik koşullar altında bu artışın yeterli olup olmayacağı büyük bir soru işareti. Asgari ücretteki bu artış, temel ihtiyaçların karşılanabilmesi için bir nebze iyileşme sağlasa da, yüksek enflasyon ve yaşam maliyetlerindeki hızla artan yükseliş, asgari ücretlilerin hala geçim mücadelesi vermesine neden oluyor. Özellikle barınma, gıda ve enerji gibi temel harcamalardaki yüksek artışlar, maaşın hızla erimesine yol açıyor.
Sonuç olarak, asgari ücrette yapılan artışa rağmen enflasyon ve yaşam maliyetlerindeki hızlı yükseliş, Türkiye'deki milyonlarca asgari ücretli için geçim mücadelesini sürdürülebilir kılmıyor.
Haber
Melek Bordanacı
YORUMLAR