Türkiye Cumhuriyeti'nin Kuruluşunun 91'ıncı Yıldönümü, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı'mız Kutlu Olsun
Birinci Dünya Savaşı sonuçlandığında, ülkeyi yöneten padişah, tahtıma dokunmayın da ne yaparsanız yapın düşüncesiyle, emperyalist güçlerin, önüne uzattığı ülkenin parçalanma fermanını (Sevr Anlaşması) imzalaması ile birlikte;
Osmanlı Devleti yok sayılarak ve yağmalanmasına, Ordunun elindeki
Silahlar toplatılarak, terhis edilmesine, Doğu Anadolu'nun Ermenilere bırakılmasına,
Petrol bölgesi Arabistan ve Irak'ın İngilizlere bırakılmasına, Boğazların kontrolünün Uluslararası bir komisyon tarafından yapılmasına, Urfa, Antep, Mardin ve Suriye'nin Fransa'ya verilmesi ile Adana, Kayseri ve Sivas'ın kuzeyine kadar uzanan bölgenin de Fransa'nın nüfuzu altında bulunmasına, Mali ve adli kapitülasyonların (ayrıcalıklar) en ağır şekilde emperyalist Devletlere açık olmasına, İzmir ve Ege Bölgesi'nin büyük bir bölümü ile Trakya'nın Yunanlılara verilmesine, Tüm Batı Anadolu'nun, afyondan Kayseri'ye kadar uzanan bölümün Güneyinde kalan toprakların İtalyan nüfuzuna verilmesine onay vermiş oluyordu.
Osmanlı yönetimi koltuğunu korumanın derdinde, vatan topraklarının emperyalist güçler tarafından paylaşılıp, işgal edilmesinin gaflet ve delaleti içerisinde iken, Mustafa Kemal ve yakın silah arkadaşları Sevr Anlaşmasını, tüm mazlum halkların örnek alacağı, Ulusal Kurtuluş ve Bağımsızlık Mücadelesini başlatmak ve Sevr Anlaşmasını, imzalayanların suratına bir şamar gibi vurmak için 19 Mayıs 1919'da Anadolu ile kucaklaşmak için Samsun'a ayak basıyordu.
Öncelikle Anadolu ve Rumeli'deki Yurtseverlerle bir araya gelip, ortak hareket edilmesi gerekiyordu. Bu nedenle Anadolu ve Rumeli temsilcileri, önce Amasya, ardından da Erzurum ve Sivas Kongrelerinde toplanarak, alınan kararlar imza altına alındı. Delegeler, Kongrelerden sonra, Tam Bağımsız Türkiye'nin kurulması için Ulusal Kurtuluş ve Bağımsızlık Savaşı'nın ir an önce hayata geçirilmesi için 23 Nisan 1920 Ankara'da bir araya geliyor ve Türkiye Büyük Millet Meclisi'ni açıyordu. Ulusal Kurtuluş ve Bağımsızlık için de en önemli adım atılmış oluyordu. Bundan sonra atılan adımla, yerel ve bölgesel milis güçleri bir çatı altında toplanarak düzenli orduya dönüştürülüyor, Kurtuluş Savaşının sevk ve idaresi Mustafa Kemal ve Silah Arkadaşlarının komutasına bırakılıyordu. Bu uğurda atılan her adım, savaş cephesinden ürününü veriyor ve zafer haberleri ile tüm yurt heyecandan çalkalanıyordu. Nihayet Türk ordusu 26 Ağustos 1922'de başladığı Büyük Taarruzla, Yunanlıları 9 Eylül 1922'de İzmir'de denize dökerek yurdumuzu düşmandan temizliyor.
Bir taraftan Bağımsızlık Savaşı devam ederken, diğer taraftan, Milletin Temsilcileri, Türkiye Büyük Millet Meclisi çatısı altında, çalışmalarını yoğun bir şekilde sürdürüyordu. İşte, tam bu aşamada (1 Kasım 1922) TBMM'de alınan kararla saltanat kaldırılıyor. Bu kararla da Cumhuriyetin önündeki en önemli engel de kaldırılmış oluyordu. 28 Ekim 1923 gecesi Atatürk en yakın çalışma arkadaşlarını köşke davet ederek, Cumhuriyet'le ilgili düşüncesini açıklıyor, 29 Ekim 1923 günü de TBMM'ne tasarısı sunuluyor. Tasarı üzerinde yapılan görüşmelerden sonra Yaşasın Cumhuriyet, Yaşasın Cumhuriyet nidaları arasında, coşkulu alkışlarla yasa kabul edilerek Cumhuriyet ilan ediliyordu.
19 Mayıs 1919 da bir avuç inançlı ve kararlı insanın yola çıkması ile başlayıp, Tüm Mazlum ulusların Örnek aldığı Ulusal Kurtuluş ve Bağımsızlık Savaşı ile süren mücadele, 29 Ekim 1923'te Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde Cumhuriyetin İlanı ile sonuçlanıyor.
Türkiye Cumhuriyeti'nin Kuruluş sürecini iyi hatırlarsak, Cumhuriyetimizin kıymetini ve önemini de iyi anlamış oluruz. Dolayısı ile 29 Ekim, inançlı ve kararlı bir ulusun, Tam Bağımsızlık Mücadelesinin örnek bir ürünüdür. Bugün 91 Yıldönümünü kutladığımız Türkiye Cumhuriyetimizin Kuruluş ve emperyalist güçlerden Kurtuluş Yıldönümü. Bu gün en büyük günümüz. Bu gün en Büyük Bayramımız, CUMHURİYET BAYRAMI Cumhuriyet Bayramımız Kutlu Olsun Türk Ulusu var olduğu sürece, coşkuyla, neşeyle nice Cumhuriyet Bayramları kutlamak dileğiyle selam ve sevgilerimi sunuyorum
Saygılarımla.
Ali SARIBAŞ
CHP TBMM Grup Yönetim Kurulu Üyesi
KİT ve İçişleri Komisyonu Üyesi
YORUMLAR