Bu
soruya doğru cevap bulmak için on beş asır öncesine gitmek ve cahiliye devrinin
töresine bakmak gerekir.
"Kırmızı bayraklı çadırlar, alenen fuhuş
evi görevi yapıyordu. Veled-i zinalara tombala usulü babalar tesbit ediliyor,
zaniyenin kendisiyle zina yapanların içerisinden birini gayri meşru çocuğunun
babası olarak göstermesi nikah çeşitlerinden biri olarak kabul ediliyordu...
Cahiliyenin namuslu insanları kendilerine özgü bu çarpık namus duygusundan
dolayı zinaya düşmesin diye öldürüyorlardı kız çocuklarını. Cahiliyet denizine düşmüşlerdi, cinayet yılanına
sarıldılar..."(1)
Peygamberimiz'den önce Medine'nin durumu ise
şöyleydi:
Medine'ye Yahudiler hakimdi. Yahudilerin de
başında Fatyun adında gayet ahlaksız bir adam vardı. Bu adam evlenecek her
kızın mutlaka evinde bir gece geçirmesini istemiş ve bunu kabul ettirmişti.
Yahudiler bu namus dışı uygulamaya ses çıkarmıyorlardı...(2)
Bir adam Peygamberimiz'in huzurunda cahiliyye
dönemine ait bir canavarlığı şöyle anlatmıştı: "Ey Allah Elçisi! Biz
cahiliyye döneminde kız çocuklarımızı diri diri gömerdik. Benim de bir kızım
vardı. Elinden tutup daha önce hazırladığım kuyunun yanına getirdim. Kızıma
kuyuya bakmasını söyledim. Kuyuya bakayım derken sırtına bir tekme vurdum ve
onu diri diri kuyuya gömdüm." Adam bunu anlatırken Allah Resulü ve
yanındakiler çok üzüldüler. Oturanlardan biri "Be adam Resullullahı üzüntü
içinde bıraktın" deyince, Hz.Peygamber olayı bir daha anlattırdı.
Peygamber efendimiz olayı tekrar ettirmekle
adeta şunu söylemek istiyordu: "İşte siz İslam'dan evvel böyleydiniz.
Tekrar anlattırdım ki, İslam'ın size kazandırdığı insanlığı bir kere daha
hatırlamış olasınız! (3)
Sadece
bu vahşet tabloları mı?
Kan davaları almış başını gidiyordu. İntikam
yeminleri kan dolu çanaklara el batırılarak yapılıyordu. Düşmanını öldüren kafa
tasında şarap içiyor, ciğerini çıkarıp çiğniyordu...(4)
O dönemi Mehmet Akif ne güzel tasvir ediyor:
"Sırtlanları geçmişti beşer yırtıcılıkta;
Dişsiz mi bir insan, onu kardeşleri
yerdi!"(5)
YORUMLAR