Yeni yılınızı sizlere ve sevdiklerinize sağlık, mutluluk ve başarılar getirmesi dileklerimle kutlar, Her şeyin gönlünüzce olması dilerim.
Her yıl aynı dilekleri veya benzerlerini binlerce insan binlerce kez temenni etmesine rağmen yine de kötü şeyler, ayrılıklar, ölümler, haksızlıklar, kavgalar, savaşlar hiç bitmiyor. Neden neden? Tabiî ki güçlülerin, egemenlerin kendi kaklarıyla yetinmemeleri, milyonlarca garibanın , yoksulun, cahilin, hak aramasını bilemeyenin haklarını gasbetmek istemeleri bu yaşanılası dünyayı kötü bir dünya haline getiriyor. Maalesef.
Gelin birlikte bakalım :
---Daha 8 ay önce kendi çıkardıkları şike yasasını tüm partilerimiz ittifak ederek kevgire çevirmediler mi? Neymiş bunları tahmin etmemişler miş miş. Amaçları yapanın yanına kar kalsın.
----Bu ülkede asgari ücret 900TL nin altında gezerken, ülkem insanının 5 milyona yakını yeşil kartlı iken, çalışanların, köylülerin %85 inin aylık geliri 1200—1300TL. nin altında olmasına rağmen sayın vekillerimiz hem kendi maaşlarına ve hem de danışmanlarının maaşlarına kucak dolusu zam yapıvermediler mi? Yaptılaaaarrrr.
----Eskiden 2 yılcık bile miletvekilliği yapanların hemen emekli olabilmesi için üstelik de primlerinin devletimiz tarafından ödenebilmesi için kendileri ve eski arkadaşları için güzel bir yasa çıkarıverdiler mi? Emekli maaşları da onbinlerin üstünde oluversin miiii? Eveeeettt.
----Sınırlı imkanları olanlar, sadece emekli maaşıyla geçinenler bundan böyle aldıkları her kutu ilaç için birer lira katkı payı ödemeye başladılar. Arada bunu da çıkarıverdiler. Bağkurlu olanlar ise daha çok katkı payı ödemeye başlamışlar. Sessizce bu yasayı da uygulayıvermişler. Duymuşmuydunuuuuzzz.Eveeeett.
---Yıbaşına girerken Hakkari Uludere’de 35 köylü, uçaklarımız tarafından bombalanması sonucu ölmüşler. Neden Bulgaristan sınırının Bulgaristan tarafında böyle bir olay olmuyor da hep Hakkari’de oluyor? Basınımız , özellikle de görsel basınımız derhal askerimizi, polisimizi,MİT’imizi suçlamaya başladı. Peki kaçakçılık yasak değil mi? Bu katırlar kaçak olarak ne taşıyorlar? İnsan mı?Petrol mü? Silah mı? Bomba mı? Sigara mı,içki mi? O öğrenciler, köylüler sınırın öbür tarafında ne arıyor, hangi izinle oraya geçmişler? Bunlar hiç sorgulanmıyor. Vur abalıya misali, vur askere, vur polise, vur MİT’e, vur, vur,vur. Nasrettin Hoca misali sanki hırsızın hiç suçu yok? Ne olur biraz düşün kardeşim, düşün. Saksıyı çalıştır artık. Saygılarımla
Aşınız katıklı ve sıcak, hayatınız onurlu ve özgür olsun.
Sevgiyle dolun, sevgiyle kalın.
YORUMLAR