29
Mart Pazar günü bir çok il ve ilçemizde Cumhuriyet Halk Partisi üyeleri veya delegeleri tatlı bir heyecanla onurlu bir
demokrasi arayışındaydılar. Partisinde üyelerine söz hakkı tanımayan, onlara güvenmeyen, onları adam yerine koymayan yöneticilerin ülkede demokrasiyi sağlıklı şekilde yürütemeyeceğinin farkındaydılar.
O gün Ankaradaki parti yönetiminin kendilerine güvenmesinin sevinci
ve mutluluğu okunuyordu yüzlerinde. Demokrasinin tabandan gelişeceği, aileden, okuldan, partiden, sendikadan, sivil toplum kuruluşlarından devam etmesi gerektiğinin bilinci vardı. Her birisi birey olmanın, her bireyin değerli sayılmasının sevincini
, özgüvenini yaşıyordu. Atamayla uçarak gelenin değerli olmadığını, seçmenine, partilisine, üyesine, delegesine, saygı duyan, onların tercihlerini partisinin tercihi kabul eden bir değişimim pırıltısı vardı gözlerde, sözlerde, yüreklerde. Bu, bir ilk, bir örnek olmalıydı tüm diğer otuzbeş
partiye.
Birçok aday adayı yarıştı. Bu işi uygarca yaptılar. Bel altından vurma yoktu. Her türlü sonuca razı olacaklarını, saygı duyacaklarını ilan etmişlerdi, öyle de yaptılar. Yaparken madem ülkem değişecek, iyi yönde, demokrasi ile beraber, özgürlükler içinde sevgi, saygı çerçevesinde, kırıp dökmeden olsun dediler. Birinin işaretiyle, birinin atamasıyla, birilerinin icazetiyle değil tüm partililerin özgür iradesiyle, çoğulcu ittifakıyla olsun dediler. Öyle de yaptılar. Çok iyi yaptılar. Bu Pazar kendimi Avrupada bir ülkede hissettim. CHPliler bu işten yüzlerinin akıyla çıktılar. İkibinler sonrası demokrasi çiçeği ilk kez CHPde açtı . Umarım bu çiçek diğer partilerde de böyle açabilir. CHP bu işi hakim nezaretinde gayet adil, demokratik şekilde başardı. Gizli oy açık tasnifle yaptı. Kırmadan, dökmeden, dövüşmeden, sövüşmeden, kaybedenlerin de en az kazananlar kadar değerli olduklarını hatırlatarak görev tamamlandı.
CHP şimdi kendi içinde başlattığı bu demokrasi arayışını umarım tüm ülkeye yayar. Ülkemiz demokrasi çiçekleri ile donatılmış bir bahçeye dönüşür. Her köşesinden özgürlük, şeffaflık, adalet rüzgarları eser. CHPnin bu demokrasi arayışı acaba iktidar yürüyüşüne dönüşür mü? CHPnin bu örneği diğer partileri de harekete geçirir, onlara da güzel bir örnek oluşturur mu? Seçmen nezdinde halk nezdinde bunun karşılığı var mı acaba? Birey olmak mı, sürüden sayılmak mı? Halkımız hangisini tercih eder acaba? Bunu zaman gösterecek. Umarım CHP ve diğer partilerimiz demokrasi açısından böyle güzel şeyler yapmaya devam ederler.
Bu önseçimde ikinci sıraya yerleşen Çanımızın değerli çocuğu Bülent ÖZ e çıktığı bu yolda başarılar dilerim. İnşallah hayırlı olur, Çanımızdan canımızdan bir milletvekilimiz olur. Yaşasın demokrasi.
Aşınız katıklı ve sıcak, hayatınız onurlu ve özgür olsun.
Sevgiyle dolun, sevgiyle kalın.
01/04/2015
Ali Osman KIRAŞ
YORUMLAR