Nisan geldi mi Çan´da hayırlar başladı demektir. Yöremizde ilk köy hayrını Yenice Davutköy başlatır. Her yıl 18 Mart anısına düzenlenen köy hayırının arkası kesilmez. Nisan, mayıs hatta haziranda bile devam eder. Bu hayırlar yöremizin en güzel adetlerinden, geleneklerinden, göreneklerindendir. Köyde her haneye belli miktar salma yapılır. Dışarıda olan köy kökenli her zengine -hayrımız var, katkıda bulunur musun -- diye haber yollanır. “Mutlaka bekleriz bak” diye de eklenir. Fakir fukaranın çoğu kere kendi başlarına güç yetiremedikleri, yapamadıkları hayır hasenatı topluca yapabilmenin, konu komşu ile başarabilmenin hazzı yaşanır. Onlarda böylece hayır yapabilme gururunu, mutluluğunu tadarlar. Hıdırellezle özdeşleşen bu tarihi gelenek ile tüm civar köylüler ve köyün dışarıdaki tüm damatları, kızları, gelinleri ve oğulları ile hasbihal etme, dostlukları tazeleme, kaynaşmayı sağlamış olurlar.
Bir gün önceden koyunlar, keçiler, duruma göre danalar kesilir. Misafir ağırlama çadırları, yerleri hazırlanır. Pirinçler veya bulgurlar ayıklanır. Etler pişirilir, didilir. Köylüde bir telaş, bir telaş ama tatlı telaş.. Görme gitsin. Muhtar yada aşçılardan emir üstüne emirler gelir gider. Gerçi son zamanlarda bu yemek yapma işini bazı muhtarlar kasabadaki bir yemek fabrikasına ihale ediveriyor ama bir çok yerde eski usul hala devam etmektedir.
Dana kesmek köylüler için epey övünç kaynağıdır. “Hayrımızda tas kebabı var” sözü bayağı havalı olur. Kazan kazan etli pilavlar, ayranlar, yerine göre çorbalar gelen misafirlere ikram edilir.
O gün köy meydanı panayır yerine döner. Seyyar satıcılar, oyuncakçılar, motorsikletli dondurmacılar, çok eskiden macuncular, kağıt helvacılar vb köy yerinde cirit atarlar. Bu hayırların en çok sevineni herhalde bekar gençlerle, genç kızlar ve çocuklardır. Onlar için bir nevi bayramdır. En yeni elbiselerini, ayakkabılarını giyerler. Habire bakkala, seyyar satıcılara taşınırlar. Gençler için genç kızlarla görüşme, konuşma, buluşma günü de sayılabilir. Hele eskiden salıncaklara binmeler, leylakları, papatyaları kulağa takıp kordonboyunda gezer gibi yürüyüşler bu hayırları daha bir anlamlı ve özlenir kılardı. Şimdi ise gençler başlarını kaldırıp etrafa bakıyorlar mı acaba. Başı önde bir gençlik var, ah o cep telefonları ah.
Köyün kadınları koca bir çınar ağacının altında ya da koca bir köy evi bahçesinde sini sini yemekleri misafir kadınlara taşırlarken, Köyün gençleri, gelen misafirleri doyurmaya ağırlamaya uğraşırlar. Köy camisinde de ilçeden veya komşu köyden gelen imamların, hocaların, yerine göre vaiz veya müftünün de katıldığı Kuran-ı Kerim tilavetleri , Mevlid-i Şerif okumaları yapılır. İhtiyarlar; falan hocanın sesi de pek güzelmiş” diye birbirlerine fısıldarlar.Camiler erkeklerle , etrafındaki gölgelikler, ev ve ağaç dipleri kadınlarla dolar taşarken köy kahveleri de bir çok misafirle, hasbihal edenlerle, bir taraftan da karnını doyurmaya uğraşanlarla dolar taşar. Bu arada kalabalık dolayısıyla çay içmek bayağı zordur ama Kimse kimseyi neden mevlit dinlemiyorsun, neden gürültü ediyorsun diye ayıplamaz, hor görmez. Epey zamandır görüşmemiş komşu köylerden gelen dostlar, kulakları sağır edercesine gürültü içersinde birbirlerini anlamaya, şakalar yapmaya çalışırlar, askerlik anılarından, hacı, umre arkadaşlıklarından, ölenlerden, kalanlardan, hastalıklardan, hasta olanlardan bahsederler lafın da göbeğini çatlatırlar.
İlçenin siyaset erbabı, mülki amirleri de bu fırsatı değerlendirmeden geçmez. Her köy hayrına uğrarlar, arzı endam ederler. Onlar için de ziyaret olmazsa olmaz bir etkinliktir. Pazar gezmesidir .
Köylüler için önemli olan misafirlerin çok olmasıdır. Çokluktan dolayı gözlemlediğim bir şey ;- sanki yemekler yetmezse daha mutlu olurlar. Çünkü bu köy hayrına misafirin çok geldiği anlamına gelir.
-- “Hiç yemek kalmadı, son gelenler aç kaldı.” diye garip bir övünmeleri olur. Eğer misafir az olursa, yakınlardaki başka bir köy hayrını suçlarlar. Ama artan yemekleri de hiç ziyan zebil etmezler. Bakraç bakraç, çanak çanak bölüşerek isteyen köylülere ve misafirlerine verirler. Her hayır sonrası herkes üç gün köy yemeği yer.
İşte böyle gani gönüllüdür köylülerimiz. Bolluktur bolluk .
Hayırlarımız mübarek olsun, Hayırlarımızı Allah kabul etsin.
Aşınız katıklı ve sıcak, hayatınız onurlu ve özgür olsun.
Sevgiyle dolun, sevgiyle kalın.
YORUMLAR