Gündemimiz çok yoğun ama geçen hafta TBMM´nin gündemi çok farklıydı. Meclisimiz terörü unuttu, Güney Doğu´yu es geçti, Esad´ı, PYD, İŞİD ve Suriye´yi görmezden gelip, doların fırlayışı, akaryakıtın zamlanışı hiç olmamış gibi varsa yoksa küçük yaşta kızlarla evlenenlere ya da tecavüzcüsüyle evlenenlere, evlenecek olanlara af getirme işiyle uğraştı durdu. Yüce meclisimizdeki birkaç milletvekili torbanın içine böyle bir madde ekleyerek af çıkarıvereceklerini sandılar. Bütün hükümet üyeleri-başbakan dahil cansiperane bu maddeyi savundular. Kadınlar için bu kadar iğrenç, kızlarımız için bu kadar korkunç, insanlığımız için bu kadar utanç verici bir maddeyi nasıl oldu da savundular şaştım kaldım.
18 yaşından küçüklerin bakkallardan, marketlerden sigara ve alkol alması bile yasaklanmışken,
18 yaşından küçüklerin velisi olmadan bankaya para yatırmasına veya çekmesine bile müsaade edilmezken,
18 yaşından küçüklerin okullarda ki spor takımlarına, okul gezilerine giderken bile velisinin izni aranırken onların reşit olmadığı, kendi başlarına karar verme haklarının henüz oluşmadığını kabul ediyoruz da konu evlenmeye gelince 13-14-15 yaşındaki çocukların birden bire akılbaliğ olacağı, reşit olacağı, kendi kendine karar vereceği fikrine ulaşıveriyoruz. Bu nasıl çelişkidir. Bu nasıl kendini bilmezliktir.
Yanlışa yanlış diyemeyeceksek insanlığımız nerede kaldı? Müslümanlığımız nerede kaldı?
Mecliste sayın milletvekili soruyor: Annesi 15 yaşında evlenenler parmak kaldırsın? Diyor
Bence öyle bir soru sorulmamalıydı. Bu konu demogoji yapılacak bir konu değil.
Bence soru ya da sorular şöyle olmalıydı.
1-Onüç- on dört yaşında ki kızımızı istemeye geldiler, isteyen taraf, damat adayı ister on sekiz, on dokuz yaşında olsun, ister kırk- elli olsun, kızımı verirdim diyenler parmak kaldırsın.
2-On beş – on altı yaşındaki kızınıza veya kızlarımıza -haşa Allah korusun- tecavüz ettiler, tecavüzcüsüyle kızımı evlendiririm diyenler parmak kaldırsın.
3-Bir kişiye on on iki kişi cinsel saldırı da bulunmuş, ben bunlardan birisiyle kızımı evlendiririm diyenler parmak kaldırsın. Diye sorsaydı insanlığımız adına, kadınlarımız adına, kızlarımız adına, çok mutluluk verici bir olay olurdu. Ellerimiz patlayıncaya kadar alkışlardık onu.
Reşit olmayan birinin (Aleyna TİLKİ) bir şarkıcının, barlarda şarkı söylemesine karşı çıkarken sizleri çok sevmiş çok alkışlamıştık. O kararınız ne kadar doğruysa reşit olmayan kızlarımızın –üstelikte rızası var aldatmacasıyla evlendirilmesine çanak tutmanız o kadar YANLIŞ. Bu ikili tutumunuz hiç doğru olmamıştır.
Allah´tan son anda sayın cumhurbaşkanımız olaya müdahale edip nice gönüllerin kanamasını, nice ruhların yaralanmasını önlemiş oldu. Doğru mutlaka yolunu bulacaktır umuduyla!
Aşınız katıklı ve sıcak, hayatınız onurlu ve özgür olsun.
Sevgiyle dolun, sevgiyle kalın.
YORUMLAR