Bizi ne güzel de avutuyorlar. Ne güzel de uyutuyorlar. Resmen bizi ahmak yerine koyuyorlar. Ama artık uyutmaları biraz zor olacak galiba. Son milli maça baksanıza seyirci bile bulamadılar. İnsanımız onların umut tacirliğini nihayet anladı galiba! Bu nedenle olsa gerek milli maça çok az ilgi gösterdi. Çünkü insanımızla sürekli dalga geçiyorlar. Hem de gözümüze baka baka, kameraya gerdan kıra kıra, küçük dağları ben yarattım edasıyla. Olmaz ki, bu kadar pişkinlik de fazla yani.
Her turnuva başlangıcı, her kura çekimi sonrası aynı masallar, aynı
goygoyculuk, eyyamcılık, aynı gaz vermeler.
- Biz bu
gruptan lider olarak çıkarız. Bekle bizi Avrupa, bekle bizi Dünya Kupası.
- Birinci olamasak bile ikincilik
garanti. Bizi kimse tutamaz, duy sesimizi Hollanda.
Turnuvalar başlar 2-3 maç sonunda
havlu atarız, ya da daima son maça kalır işimiz, ama son maçta da başaramayıp
yine havlu atarız.
- Tesadüf,
şanssızlık, gene yan toptan gol yedik, Eyvah yıkıldık ama ölmedik, önümüzdeki maçlara
bakacağız. Alınacak daha 21 puan var. Tırnak altında can kalır.vs.vs.
Bu kadar da masal anlatılmaz ki, bu
kadar da masal dinletilmez ki ööf ööf.
Ardından umut tacirliği devam eder. Hedef 2012, olmadı 2014, olmadı 2016
olmaz, 2018 daha olmaz 2020-2024, bizde
hedef bitmez. Yeniden yapılanma Ersun Yanal, Hiddink, Abdullah Avcı bilmem
kaçıncı kez Fatih Terim. Kaçıncı kez hüsran? Ama nedense masalın adı yine kondu
bile : Hedef 2018-2020 yeniden yapılanma.
Bu isim kulağa çok hoş geliyor değil mi? Bu ülke milli futbol takımında bir kere
yeniden yapılanma oldu. O da Piontek zamanında. İşte o zaman Hakan Şükür ve
Fatih Terim ortaya çıktı. Birkaç önemli başarı yakalandı. Ondan sonrakilerin
hepsi boş, hepsi yalandı. YANAL, Hiddink, AVCI yine, yeniden, kaçıncı kez, yeni
TERİM hepsi, hepsi hikaye. Kandırmayın bizi, kandırmayın Türk Milletini.
Arkadaşına tabanca çeken adam bu takımda yer buluyorsa, otuzdört yaşına
gelmiş adam yeni keşfediliyorsa, bir senedir sakatlığından dolayı takımında
bile oynamayan
Bak İzlandaya ülkemizin 3 vilayeti kadar, İstanbulun nüfusu kadar bile
yoklar ama son 10 yıllık yeniden yapılanmayı başararak grup lideri oluyorlar.
Tebrikler. Günü kurtarmak değil, yarını kurtarmak için, pilav değil plan,
planlar yapmak ve ısrarla uygulamak gerek. Başka çare yok. Ama bu kabadayıvari
davranışlarla değil, kendini beğenmiş, ukala hareketlerle değil, adam
kayırmalarla değil, bilimsel, sportif çalışmalarla, prensiplerle başarılabilir.
Umarım masal anlatmayı
bırakırlar, bizde dinlemekten kurtuluruz. Başarılı, özgüveni olan, bizi
mutluluktan uçuran bir milli takım seyretmeye başlarız. Umut tacirliği bitsin
artık. Kim bunlar diye sorarsanız-- siz biliyorsunuz ama yinede saymaya çalışayım; başta medyamız, basın, federasyon, teknik
sorumlularımız, antrenörler, yöneticiler say sayabildiğin kadar. vb.
Fakat başarısızlıkta nedense istifa diye bir şeyin olduğu kimsenin aklına gelmiyor. Yan toptan yok duran toptan gol yedik de, sakatımız
çoktu da, stat zemini bozuktu da vb
vb anlat babam anlat. Nasılsa masalı dinleyen, yutan çok. Amma da çok masalcı dedeler varmış. İnsanımızın umutlarını ticarete dökenlere yazıklar olsun.
Aşınız katıklı ve sıcak, hayatınız onurlu ve özgür olsun.
Sevgiyle dolun, sevgiyle kalın.
YORUMLAR