İMANIN TANIMI VE KAPSAMI NEDİR?

İman sözlükte bir kişiyi söylediği sözde tasdik etmek, doğrulamak, söylediğini kabullenmek, şüpheye yer vermeyecek biçimde içten ve yürekten inanmaktır. Buna göre, imanın hakikati ve özü kalbin taktikidir. İmanın bir kalp işi olduğunu gösteren ayetler vardır.
Maide suresi ayet 41. Ey Peygamber kalpten inanmadıkları halde ağızları ile inandık diyenler vardır. Onlar münafıklar, küfürde yarışanlar, seni üzmesin, münafıkları seni dinlerler, sana gelmeyen, yani iman etmeyen topluluk hesabına dinlerler. (Amentübillahi) derler. Allah´a iman ettim derler, Allah´a iman onun emirlerini kabul etmek, yasaklarını terk etmektir. Emirlerinde, namaz, oruç, zekât ve hac ibadetlerini, inkâr etmek, yasaklarında haramlar vardır. Allah´tan başkasını ilah kabul etmek, haram olan içkiyi, kumarı, faizi, zinayı, kul hakkını, yetim hakkını, devletin hakkını haram değildir demek kişiyi imandan çıkarır. Maide suresinin 41. Ayetinin devamında (Onlar Allah´ın kalplerini temizlemeyi istemediği kimselerdir. Çünkü kendilerinde böyle bir gayretleri bulunmamaktadır. Onlara dünyada bir rüsvaylık, ahrette ise yine onlara büyük azap vardır.
İman´ın ikinci farzı meleklere inandım demesidir. Öyleyse meleklere iman nedir? Kur´an-ı Kerimde İNFİTAR SURESİ´nin 10. 11. Ayetlerinde (Halbuki üzerinizde muhakkak bekçiler değerli yazıcı melekler vardır. Bunlara Katip Melekler diyoruz. Onlar ne yaparsak gece, gündüz, kalabalık, tenha yerde bütün amellerimizi, hayır, şer, sevap, günah hepsini kaydederler. Demek ki sağlam bir iman bize şunu hatırlatır. Yaptığımız bütün işlerden sorguya çekileceğiz. Öyleyse imanın 5. Şartı olan (VELYEVMİL AHİRİ) Ahiret gününe iman, bize Allah rızası için yaptığımız bütün ibadetlerimizin, yaptığımız bütün iyiliklerin karşılığı olarak Cennet´e ulaşacağımıza inanırız. Rabbimiz bütün ibadetlerimizi kabul, iyiliklerimizi kabul eylesin. Cennetine ulaştırsın. Ahret günü bize yine yaptığımız isyanları, yasakların, haramlarında hesabının sorulacağına inanmamız gerekmektedir. Yine Kur´an-ı Kerimde (ZİLZAL SURESİNDE) 7. 8. Ayetlerinde kim zerre kadar hayır işlerse onunu mükafatını görecektir. Kim de zerre kadar şer, kötülük yaparsa onun cezasını görecektir. Öyleyse sağlam bir ahret gününe imanı olan Mü´min haksız yere kardeşinin miras hakkını yiyebilir mi? Namaz, oruç, zekat, hac gibi ibadetlerini terk edebilir mi? Allah´ın haram dediği faizi, rüşveti, içkiyi, zinayı, gıybeti, iftirayı yapabilir mi?
Sevgili kardeşlerimiz! Günümüzün en tehlikeli hastalığı maddi olarak (Kanser) bu hastalığa yakalanan kişinin moral yönünden durumunu düşündüğümüzde ne hissederiz? Aslında ölümün sebebi olabilir. Kişi bu hastalığına sabırla tahammül ederse günahının af olmasına sebep olabilir. Ama insanı hem düyasını hemde ahretini yıkan manevi bir hastalık (GIYBET) Dinimizin şiddetle yasakladığı günahlardan biri GIYBET´TİR. Din de iman etmek Kur´an-ı Kerime iman etmek şarttır. Öyleyse Kur´an-ı Kerimde Hucurat suresinde 12. Ayetinde bakının ne buyuruyor. Ey iman edenler! Zannın bir çoğundan sakının. Çünkü zannın bir kısmı günahtır. Birbirimizin kusurlarını, mahremiyetlerini araştırmayın. Birbirinizin gıybetini yapmayınız. Hanginiz ölü kardeşinin ölü etini yemekten hoşlanır mı?
Sevgili kardeşlerim! Sahabe Pey. (s.a.v) Efendimize sormuşlar. Gıybet nedir? Pey. (s.a.v) Kardeşinizin olmadığı yerde onun hoşlanmayacağı sözleri söylemenizdir buyurdu. Sahabe yaptıklarını söyleyincede gıybet midir? Dediler. Pey. (s.a.v) evet gıybettir buyurdu. Hele yapmadığını söylemeniz iftiradır buyurdu. Yukarıdaki ayette de gördük ki kardeşinizin kusurunu görseniz bile söylemeyin, örtün. Allah´ta sizin kusurlarınızı örtsün, ölü kardeşinizden bahsederken, kişi orada olmayışı konuşulanlara cevap vermeyişi ölü gibidir. Gıybet eden kişi gıybet ettiği kişiyi başkalarının yanında küçük düşürdüğünden onun ölü etini yemiş gibidir. İnsanı böyle büyük vebal altına sokan bu günahtan kaçınabilmek için Mü´min kardeşimizle oturup konuşarak aramızdaki sorunu çözmemizi istiyor yüce Rabbimiz. Yine Hucurat suresinde 10. Ayetinde mü´minler kardeştir. Öyleyse kardeşlerinizin arasını düzeltin. Allah´a karşı gelmekten sakınınki size merhamet etsin. Hani Allah (c.c) ahrete inanmak imanın şartındadı. Hani Kur´an-ı Kerime iman etmek imanın şartı idi. Günümüzün inan kulları neden bu hale geldiğini şimdi daha iyi anlamaya çalışalım. Kur´an-sız, Muhammedsiz dünya karalık ve zor bir dünya. Yüce Rabbimiz cümlemizi Kur´an-a ve Pey. (s.a.v)´in sünnetine uygun yaşayarak, mutlu bir dünya, ebedi cennet nasip eylesin. Amin.