"YORULDUK ARTIK ÇÖZÜM İSTİYORUZ"
Türkiye ölümlü işçi kazalarında Avrupa’da birinci sırada yer alıyor. Sağlık çalışanları sorunlarını anlatarak çözüm istiyor.
10 Eylül 2022 - 10:39
Çanakkale Tabip Odası sağlık çalışanlarının sorunları ve meslek örgütünün sorunlarını dile getirerek, basın açıklamasında bulundu. Son dönemlerde sağlık çalışanlarına karşı artan şiddet olayları ve çalışma şartları gündemde yerini aldı. 340 bin iş yerinde görev yapan 14 bine yakın işyeri hekimi, artık çözüm istediklerini belirtti. Bir kez daha seslenerek, meslek örgütlümüz Türk Tabipler Birliği’nin elinden alınan yetkilerin iade edilmesi gerektiğini ifade ettiler.
Çanakkale Tabip Odası hekimlerin ücretlerinin tarihin en düşük seviyesine gerilediğini belirtti. Çalışma şartlarının her geçen gün ağırlaştığını ve sağlık çalışanlarının iş güvenliğinin ortadan kalktığını belirtti. Çanakkale Tabip Odası Başkanı Ayşe Güneş,” Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından yerinde ve etkili denetimlerin yapılmadığı, ama en önemlisi de mesleki bağımsızlığımızın her geçen gün erozyona uğratıldığı bir ortamda çalışmaktan yıldık, yorulduk” diyerek çözüm istediklerini belirtti. Başkan Güneş açıklamalarına devam etti.
“BİZ İŞYERİ HEKİMLERİNİN ÜCRETLERİ TARİHİMİZİN EN DÜŞÜK SEVİYESİNE GERİLEDİ”
Çanakkale Tabip Odası Başkanı Dr. Ayşe Güneş,” Biz işyeri hekimlerinin ücretleri tarihimizin en düşük seviyesine geriledi. Çalışma şartlarımız olağanüstü ağırlaştı ve iş güvencemiz ortadan kalktı. Maaşlarımız düzenli ödenmiyor. SGK primlerimiz OSGB (Ortak Sağlık Güvenlik Birimleri) şirketleri tarafından eksik yatırılarak geleceğimiz gasp ediliyor. Kullandığımız araç ve akaryakıt harcamaları ile bilgisayar ve internet gibi giderleri kendimiz ödemek zorunda kalıyoruz. İzin hakkımızın kısıtlandığı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından yerinde ve etkili denetimlerin yapılmadığı, ama en önemlisi de mesleki bağımsızlığımızın her geçen gün erozyona uğratıldığı bir ortamda çalışmaktan yıldık, yorulduk.
“SORUNLARIMIZI ANLATMAKTAN YORULDUK, ARTIK ÇÖZÜM İSTİYORUZ”
340 bin işyerinde görev yapan 14 bine yakın işyeri hekimi olarak sorunlarımızı anlatmaktan yorulduk, artık çözüm istiyoruz! İş hijyenistleri, ergonomistler, rehabilitasyon uzmanları, epidemiyologlar gibi çalışma arkadaşlarımızla birlikte bugün, işçi sağlığı hizmetlerini nasıl daha güvenli ve sağlıklı hale getirebileceğimizi konuşmayı dilerdik. İşçi sağlığı hizmetlerinin daha nitelikli şekilde yürütüldüğü ülkelerdeki standartlarda olabilecek “işyeri hekimliği uzmanlığı”nı nasıl hayata geçirebileceğimizi konuşmalıydık.
“KİRALANAN DİPLOMALARLA EMEĞİMİZİN ÇALINMASINI KONUŞMAK ZORUNDA KALIYORUZ”
İşyeri hekimliği uzmanlığının şartlarını ve gelecek perspektiflerini konuşmak yerine yoksulluk sınırını zorlayan ücretlerimizi, emeklilikte bile çalışmak zorunda bırakılmamızı, bir işyerinden diğerine, hatta bir ilden diğerine işimize yetişmek için uğraşmamızı, yolda geçirdiğimiz süreleri çalışmadan saymayan bir kâr anlayışını, kiralanan diplomalarla emeğimizin çalınmasını konuşmak zorunda kalıyoruz. Bunun nedeni işçi sağlığını basit bir maliyet unsuru olarak gören ve alanı piyasalaştıran patronlar ve onların temsilcisi siyasi iktidardır.
“ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANLIĞI DENETİM GÖREVİNİ DAHİ YERİNE GETİRMEMEKTEDİR”
Meslek hastalıklarını teşhis edemiyoruz. Çünkü etmek istemiyoruz. Maalesef işçi sağlığı hizmetleri temel bir insan hakkı, sosyal devletin olmazsa olmaz şartı ve işverenlerin mutlak sözleşme borcu olarak değil, basit bir maliyet unsuru olarak görülüyor. İşçi sağlığı hizmetlerinin koruyucu özünden ve kamusal niteliğinden soyutlanarak var olması düşünülemez. Ancak mevcut ortamda, piyasanın, patronların insafına bırakılmış ve kamusal özünden koparılmıştır. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı denetim görevini dahi yerine getirmemektedir” ifadelerini kullandı.
Kaynak: Çanakkale Gündem Gazetesi
Çanakkale Tabip Odası hekimlerin ücretlerinin tarihin en düşük seviyesine gerilediğini belirtti. Çalışma şartlarının her geçen gün ağırlaştığını ve sağlık çalışanlarının iş güvenliğinin ortadan kalktığını belirtti. Çanakkale Tabip Odası Başkanı Ayşe Güneş,” Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından yerinde ve etkili denetimlerin yapılmadığı, ama en önemlisi de mesleki bağımsızlığımızın her geçen gün erozyona uğratıldığı bir ortamda çalışmaktan yıldık, yorulduk” diyerek çözüm istediklerini belirtti. Başkan Güneş açıklamalarına devam etti.
“BİZ İŞYERİ HEKİMLERİNİN ÜCRETLERİ TARİHİMİZİN EN DÜŞÜK SEVİYESİNE GERİLEDİ”
Çanakkale Tabip Odası Başkanı Dr. Ayşe Güneş,” Biz işyeri hekimlerinin ücretleri tarihimizin en düşük seviyesine geriledi. Çalışma şartlarımız olağanüstü ağırlaştı ve iş güvencemiz ortadan kalktı. Maaşlarımız düzenli ödenmiyor. SGK primlerimiz OSGB (Ortak Sağlık Güvenlik Birimleri) şirketleri tarafından eksik yatırılarak geleceğimiz gasp ediliyor. Kullandığımız araç ve akaryakıt harcamaları ile bilgisayar ve internet gibi giderleri kendimiz ödemek zorunda kalıyoruz. İzin hakkımızın kısıtlandığı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından yerinde ve etkili denetimlerin yapılmadığı, ama en önemlisi de mesleki bağımsızlığımızın her geçen gün erozyona uğratıldığı bir ortamda çalışmaktan yıldık, yorulduk.
“SORUNLARIMIZI ANLATMAKTAN YORULDUK, ARTIK ÇÖZÜM İSTİYORUZ”
340 bin işyerinde görev yapan 14 bine yakın işyeri hekimi olarak sorunlarımızı anlatmaktan yorulduk, artık çözüm istiyoruz! İş hijyenistleri, ergonomistler, rehabilitasyon uzmanları, epidemiyologlar gibi çalışma arkadaşlarımızla birlikte bugün, işçi sağlığı hizmetlerini nasıl daha güvenli ve sağlıklı hale getirebileceğimizi konuşmayı dilerdik. İşçi sağlığı hizmetlerinin daha nitelikli şekilde yürütüldüğü ülkelerdeki standartlarda olabilecek “işyeri hekimliği uzmanlığı”nı nasıl hayata geçirebileceğimizi konuşmalıydık.
“KİRALANAN DİPLOMALARLA EMEĞİMİZİN ÇALINMASINI KONUŞMAK ZORUNDA KALIYORUZ”
İşyeri hekimliği uzmanlığının şartlarını ve gelecek perspektiflerini konuşmak yerine yoksulluk sınırını zorlayan ücretlerimizi, emeklilikte bile çalışmak zorunda bırakılmamızı, bir işyerinden diğerine, hatta bir ilden diğerine işimize yetişmek için uğraşmamızı, yolda geçirdiğimiz süreleri çalışmadan saymayan bir kâr anlayışını, kiralanan diplomalarla emeğimizin çalınmasını konuşmak zorunda kalıyoruz. Bunun nedeni işçi sağlığını basit bir maliyet unsuru olarak gören ve alanı piyasalaştıran patronlar ve onların temsilcisi siyasi iktidardır.
“ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANLIĞI DENETİM GÖREVİNİ DAHİ YERİNE GETİRMEMEKTEDİR”
Meslek hastalıklarını teşhis edemiyoruz. Çünkü etmek istemiyoruz. Maalesef işçi sağlığı hizmetleri temel bir insan hakkı, sosyal devletin olmazsa olmaz şartı ve işverenlerin mutlak sözleşme borcu olarak değil, basit bir maliyet unsuru olarak görülüyor. İşçi sağlığı hizmetlerinin koruyucu özünden ve kamusal niteliğinden soyutlanarak var olması düşünülemez. Ancak mevcut ortamda, piyasanın, patronların insafına bırakılmış ve kamusal özünden koparılmıştır. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı denetim görevini dahi yerine getirmemektedir” ifadelerini kullandı.
Kaynak: Çanakkale Gündem Gazetesi
YORUMLAR